"للمعلم" - Translation from Arabic to Turkish

• Usta
• öğretmene
• ustaya

Yüce Usta geleneğin sürdürülebilmesi için kızının doğumuyla beraber inanılmaz büyük bir sevinç yaşamıştı.
لذا كان بكل بهجه ميلاد الابنه الكبيره للمعلم ولدت لتتابع التقاليد

Majesteleri, Usta Guiguzi'ye ait savaş sanatları diye bir şey yok.
جلالتك لا يوجد شئ أسمه لـ فن الحرب للمعلم جيويجوزى

Usta hariç kimseye söylemedi ve oda onun için herşeyi sakladı.
هو قليل الحديث جدا مع الطلاب ولايتحدث مع المعلمين الآخرين أيضا ويقتصر حديثه للمعلم فقط فكثير من الآشياء يخفيها في قلبه

Ne zaman bir öğretmene gitseniz ve biraz teknoloji gösterseniz öğretmenin ilk tepkisi şu; öğretmeni bir makineyle değiştiremezsiniz - bu imkânsız.
كلما تذهب الى معلم وتعرض عليه بعض التكنلوجيا أول ردة فعل للمعلم هو، لا يمكنك إحلال المعلم بهذه الماكينة-- هذا مستحيل.

Kitabın uzun süre gecikmiş baskısı ve anlaşmazlıklara karşı hayatta kalması aslında Woland'ın ustaya dediği gibi bir vasiyet örneği: "Taslaklar yanmaz."
أما تأخر نشر الكتاب وتخطيه كل التحديات فهو شاهد على صدق ما قاله وولاند للمعلم: "المخطوطات لا تحترق."

Her daim öğrenilecek bir şeyler vardır. Bir Usta için bile.
هناك دائما أشياء إضافية يجب تعلمها حتى بالنسبة للمعلم

Usta'ya bazen yemeğini sen yapardın değil mi?
كنتي تطهو للمعلم احيانا , اليس كذلك ؟

- He? Usta'ya bazen yemeğini sen yapardın değil mi?
كنت تطهو للمعلم احيانا, اليس كذلك ؟

Usta'ya ilacı ben verdim öyle değil mi?
انا اعطيت المخدر للمعلم, اليس كذلك ؟

Hepiniz Usta Pain'den -- uh, Betty'den özür dileyeceksiniz
أنتم يجب أن تعذروا للمعلم "باين" أقصد "بيتى"

Lütfen bunu Usta İp'e ver. Emredersiniz, efendim!
اسف لازعاجك لكن اعط هدا للمعلم ميشيل

Usta Yunus'un su geçirmez zırhı. En gözde parçam.
"الدرع المضاد للماء للمعلم "الدولفين إنه المفضل لدي

İlacı Usta Hou'ya ben verdim, değil mi?
انا اعطيت المخدر للمعلم ( هوا ) , اليس كذلك ؟

Usta'ya ilacı ben verdim öyle değil mi?
انا اعطيت المخدر للمعلم ( هوا ) , اليس كذلك ؟

Ama yeni bir Usta zamanı geldi.
لكن هذه المره للمعلم الجديد

Usta Skywalker'ın Padawan'ıyım. Adım, Ahsoka Tano.
أنا تلميذة للمعلم (سكاي واكر) من الـ(بانتوان) اسمي (أسوكا تانو)

Maezumi Usta'nın yanında çalışıyor.
تعمل للمعلم ميزومي

Okul genel olarak bir sorun olabiliyor ancak bir öğretmene günlük olarak derslerinin açıklanamayacak kadar sıkıcı olduğunu ve gizlice kafanızda derste olmadığınız bir dünyaya sığındığınızı anlatmak zorunda olmak, bu sorunları daha da arttırıyor.
المدرسة مثلا يمكن أن تكون مشكلة بشكل عام، لكن وجوب التوضيح للمعلم بشكل يومي أن الدرس ممل لسبب غير مفهوم وتلجأ بشكل سري إلى عالم داخل ذهنك وأنك لست مع الدرس هذا يضيف إلى قائمة المشاكل الخاصة بك.

Test sonuçlarını alıyorlar ve öğretmene diyorlar ki, "Bakın, siz şu kadarlık bir artışa vesile oldunuz."
بأخذ البيانات, ودرجات الاختبار, ثم يقولون للمعلم, " أنت, يا هذا, ساهمت في هذا القدر من التحسن."

Sen,arasıra ustaya yemek yapardın, değil mi?
كنتي تطهو للمعلم احيانا , اليس كذلك ؟