"للملهى" - Translation from Arabic to Turkish

• kulübe
• kulübüne
• Klübe
• kulüp

kulübe geri dönüp, en başından başlayıp adımları takip edeceğiz.
سنذهب للملهى الذي إختفوا به سنبدأ من البدايه نتتبع آثارهما

Her neyse onu bu gece birkaç arkadaşla birlikte kulübe götürmek istediğimi söyledim.
على كل حال, لقد أخبرتها بأني رغبت بأخذها للملهى الليلة مع بعض الأصدقاء,

O gece, Lindsay birini bulmak için gece kulübüne gitti.
هذه الليلة توجهت (لينزي) للملهى لتحاول مقابلة شخص ما مجدداً

Sonra ki gece Klübe gelmenin bir nedeni olmalı.
"لابد أن هناك سبب منعك من الحضور للملهى تلك الليلة."

Bu gece gidip orda ikinci bir kulüp için kiralık bir mekan var mı ona bakacağım.
لذا أنا ذاهب الليلة للبحث عن مكان للإيجار للملهى الثاني

Eğer amacınız kulübe gidip o maket arabayı almaksa buna kanıt hırsızlığı denir.
إسمعوا إن كنتم تخططون بالذهاب للملهى وسرقة السيارة المصخرة كلا هذا سيلوث الأدلة

Hayır, baba. Zaten, kulübe gidip sihrini konuşturduğun için artık böyle bir olayın gerçekleşmesi konusunda endişelenmene gerek kalmadı.
كلاّ، أبي، لا تقلق أن يحدث هذا بعد زيارتك للملهى واستعمال سحرك

Henüz ağda yaptırmışken, bir an önce o kulübe gitmek istiyorum.
أريد الوصول للملهى بينما شمع البيكيني ما يزال جديد. سيكون هذا ممتعاً.

Silahları denedikten sonra kulübe geri döneriz. Birkaç tane kokteyl içeriz.
بعد أن نجرّب الأسلحة، سنذهب للملهى ونحتسي كوبين من الكوكتيل

kulübe koşar çünkü güzel bir kızın olmaması gereken bir yerdedir.
و ركضت عائده للملهى عبر أماكن لا يفضل أن تمر بها فتاه حسناء مثلها

O yüzden lütfen bu uygulamayı telefonlarınıza indirin. Böylece kulübe vardığınızda check-in yapabilirsiniz.
لذا أرجوكنّ حمّلن هذا التطبيع على هواتفكنّ بحيث تقمن بتسجيل دخولكنّ حالما تصلن للملهى.

Bu saatte kulübe gitmek istediğine emin misin?
هل أنت متأكد أنك تريد الذهاب للملهى الآن؟

Şimdi, bütün kartelle toplantımız var ve sen bir saçmalık yüzünden kulübe mi gidiyorsun?
الآن لدينا إجتماع للشبكة بأسرها، وأنت ستذهب للملهى للتعامل مع أمور تافهة؟

Güzelce dikkatlerini çek, ben de onları kulübe alayım.
وأعطي كل واحدة منهن حقيبة وسأدخلهن للملهى

Tamam, ama ikinizi kulübe götüreceğim.
حسنًا، لكنّي سأصطحبكما للملهى.

Bak, adamım, Chili Palmer kulübe geldi...
اسمع يا رجل، لقد جاء "شيلي بالمر" للملهى.

Bir kulübe gidip eğlenemezsin.
لا يمكنك الدخول للملهى و الإستمتاع

Bir gece kulübüne gideceğiz ve seni sahalara geri döndüreceğiz.
سوف نذهب للملهى الليلى . ونعيدك على حصان .

Gece kulübüne mi gidiyorsun?
هل أنت ذاهب للملهى الليلي؟

Gece kulübüne mi gittin?
اتذهبى للملهى الليلى؟

Komşum, beni ve Dawn'ı bir Klübe davet etti ve bir olaya karıştım.
لقد دعاني جاري للذهاب للملهى ...(أنا و(داون ! ولقد تعرّضت للمتاعب

kulüp için rezervasyon yaptırdım. İptal ederdim ama prenses hazretleri...
كنت سأذهب للملهى الليلة ولكن, صاحبة السمو...