"للمنصة" - Translation from Arabic to Turkish

    • kürsüye
        
    • sahneye
        
    • podyuma
        
    • kürsüsüne
        
    Şef Robinson'un kürsüye gelmesini istiyorum, lütfen. Open Subtitles أود من السيد روبنسون ان يتقدم للمنصة رجاء
    Sayın yargıç, savcılık Ralph Ferguson'u kürsüye çağırmak istiyor. Open Subtitles سيدى, الادعاء يود أن يستدعى رالف فيرجسون للمنصة
    kürsüye çıkmanın tek nedeni Hanson'u karalamak. Open Subtitles انا فقط اقول يجب ان تعلمي عندما تصعدين للمنصة ستكون هناك عريضة اتهام لـ بيلي هانسون
    Ve şimdi sahneye iki çok özel insanı davet etmek istiyorum, ki böylece kişisel müzik aletinin nasıl bir şey olabileceğine dair örnek verebilirim. TED وأود دعوة شخصين مميزين للمنصة حتى أتمكن من إعطاء مثال لكيف ستبدو الأجهزة الشخصية
    Bugün sahneye neden bir hulahop getirdiğimizi merak ediyor olabilirsiniz. TED ربما تتساءلون لماذا أحضرنا معنا الهولا هوب للمنصة اليوم.
    Bu yüzden, ödülleri almak için podyuma çıkmam benim açımdan daha kolay olacak. Open Subtitles ربما ليكون من الأسهل لي الصعود للمنصة وقبول الجائزة
    Tanık kürsüsüne çıkar mısınız, lütfen, Bayan Nelson? Open Subtitles هلا تقدمتِ للمنصة من فضلك آنسة نلسن؟
    Aslında kürsüye çağırmak istediğimiz yeni bir tanık var. Open Subtitles في الواقع، لدينا شاهد جديد نريد دعوته للمنصة.
    Hepsini kürsüye dizip açık bir şekilde şu soruyu sorduğum zaman: Open Subtitles عندما أظهرهم جميعهم للمنصة وأسالهم عن كثب
    kürsüye çıkmadan ifade vermenin tek yolu bu. Open Subtitles انها الطريقة الوحيدة لجعلك تشهد بدون ذهابك للمنصة
    Eğer bunu bilseydim, onu kürsüye davet eder miydim? Open Subtitles و كنت قد تعرفت، بأنني أبدًا لن أقول لها أن تصعد للمنصة
    Aslında kürsüye çağırmak istediğimiz yeni bir tanık var. Open Subtitles في الواقع، لدينا شاهد جديد نريد دعوته للمنصة.
    Evet, sayın hakim, kürsüye Bay Michael Ross'u çağırmak istiyorum lütfen. Open Subtitles نعم, سيادتكم اود ان ادعو السيد " مايكل روس " للمنصة من فضلك
    Amerika Birleşik Devletleri Abigail McDeere'ı kürsüye çağırıyor. Open Subtitles الولايات المتحدة تندعو "أبيجايل مكدير" للمنصة.
    Öğrenmek vakti geldi. kürsüye gidelim. Open Subtitles حسنُ، قد حان الوقت لنذهب الأن للمنصة.
    Bu çok önemli akademisyeni bu sahneye davet etmek benim için büyük onur. Open Subtitles للتميز في علم الآثار يشرفني الآن أن أطلب للمنصة أكثر الأكادميين بروزاً في هذه الجامعة
    Seyirciler yerleşti, biz de sahneye gidiyoruz Amerikan siyasi tarihindeki nadir anlardan biri olacak. Open Subtitles و هكذا نبدأ، الجمهور يأخذ مكانه و ننتقل للمنصة لما يفترض أن يكون إحدى اللحظات الفريدة في تاريخ أمريكا السياسي
    sahneye çıktığımda 5,000 koltuk dolmuştu beyaz koltuklar, ve.. Open Subtitles عندما دخلت للمنصة كان هناك 5000 مقعد تم تجهيزها مقاعد بيضاء
    Gabrielle Desrochers ve Martin Bousquet, sahneye gelsin Open Subtitles غابرييل ديروشي ومارتين بوسكيت توجهوا للمنصة الرئيسية
    O zaman git podyuma çık. Open Subtitles لذا عودي للمنصة التي كنتِ عليها
    Arabasından podyuma kadar 15 saniye sürecek düşün. Open Subtitles اعتبرها 15 ثانية من السيارة للمنصة
    Seni tanık kürsüsüne çağıracağım, olanları anlatacaksın. Open Subtitles سأناديكِ للمنصة , أسير بكِ عبر الحقائق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more