Böylece Veramesh büyük bir kıtlığa uğradı Markon, Artakes Peygamber'e gitti, ve ormana yiyecek bulmak için gitmeyi diledi. | Open Subtitles | اذا جاء ليتخطى فير اوميش لأمسك به من قبل المجاعة العظيمة. اذا ذهب ماركون للنبي ارتيكوس وطلب منه أن يذهب لغابة الطعام |
Muhammed Peygamber'e hakaret ettiğini öne sürdükleri Amerikan yapımı amatör bi filmi protesto ediyorlar. | Open Subtitles | يبدوا من اصواتهم انهم غاضبين بخصوص امريكي قام بصناعة فيلم يقولون انه اساء بهِ للنبي محمد |
Amatör bir film olmasına karşın, Peygamber'e hakaret ettiğini ve bunun kırmızı çizgileri olduğunu dile getiriyorlar. | Open Subtitles | يقولون ايضاً ان الفلم هابط وفيه اهانة كبيرة للنبي محمد ، لقد تجاوزوا بذلك الخطوط الحمراء |
Simon, Yaşayan Ölü Peygamberin 12 havarisinden biri. | Open Subtitles | سيمون واحد من الإثني عشر التابع للنبي الغير ميت. |
Peygamberin yeşil sancağını Avrupa'nın kalbine taşıyacağız. | Open Subtitles | لحمل الراية الخضراء للنبي |
Peygamber Muhammed'in Hristiyan ve Musevi pek çok mütteiki vardı. | Open Subtitles | كان للنبي محمد حلفاء من اليهود والمسيحين |
En büyük korkum... ..Peygamber'in babanın ölümüyle ilgisi olduğudur. | Open Subtitles | واسوء مخاوفي ان للنبي علاقة بوفاة والدك |
Peygamber Muhammed'in yakın bir yoldaşıydı - sahabe ya da bir çeşit havariydi - | Open Subtitles | قيل أنها للصحابة المقرّبين للنبي "محمد"، الصحابة، كالمشهور |
Abbasi halifeleri, 100 yıl önce yeni dini kurmuş Peygamber Muhammed'le doğrudan aynı soydan olduklarını ilan ederek yönetme hakkını ele geçirmişlerdi. | Open Subtitles | ادّعى الخلفاء العبّاسيّين أحقّيتهم بالحكم بإعلانهم {أنهم ينتمون مباشرة للنبي {محمد الذي أسّس الدين الجديد قبلها بأكثر من مئة عام |
Peygamber için dua edin! | Open Subtitles | WOMAN # 2: نعمة للنبي! |