tekstil fabrikası olan New Yorklu zengin bir adam gelmeye başladı, sanki biz kazazedeydik, o da bir gemiydi. | Open Subtitles | ذلك الرجل الغني من نيويورك كان يمتلك مصنعاً للنسيج بدأ يأتي إلينا، ولقد كنا كـ المنبوذين وهو كان كـ السفينه |
Szechwan Yolu'nda bir tekstil atölyesi vardır. | Open Subtitles | إنه يملك مصنعاً للنسيج علي طريق"سيشوان". |
Sen ne istiyorsan onu düşünebilirsin. Benim için burası sadece tekstil fabrikası. | Open Subtitles | لا يمكنى سوى اخبارك ان هذا مصنع للنسيج |
Eğer doku biyopsisi organ reddi olmadığını onaylarsa kalbini başka bir alıcıya takacağız. | Open Subtitles | إذا أكد فحص النسيج بأنه ليس هناك رفض للنسيج سوف نكون قادرين على إعادة زرع قلبها في مستلم آخر |
Nasıl olduğunu anlayabilmek için, gelin uzayın dokusuna biraz daha yakından bakalım. | Open Subtitles | لترى كيف,دعنا نأخد نظرة أكثر قرباً للنسيج المكانى. |
Memelerimde bir şeyler çıktı, ben de biyopsi olup MR falan çektirdim. | Open Subtitles | وكان هناك شيء بثديي لذا قمتُ بفحص للنسيج وأشعة رنين مهلًا لحظة |
Sen ne istiyorsan onu düşünebilirsin. Benim için burası sadece tekstil fabrikası. | Open Subtitles | لا يمكنى سوى اخبارك ان هذا مصنع للنسيج |
Doğu Hint Adaları tekstil Şirketi ticareti kesti. | Open Subtitles | شركه الهند الشرقيه للنسيج توقف التداول. |
Senin şu temiz tekstil fabrikandan. | Open Subtitles | من معملك النظيف للنسيج |
- Babasının bir tekstil fabrikası var. | Open Subtitles | يمتلك والدها مصنع للنسيج |
doku hasarı kaçırmadığımdan emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد التأكد من عدم حصول ضرر للنسيج |
Eroin tahribatına dayanarak, doku kalıntılarına geri dönüş yaptım. | Open Subtitles | -هبتك بمفاجأه الهروين جعلتنى ارجع للنسيج |
İlk doku analizleri.. | Open Subtitles | التحليل الأولي للنسيج يُظهر أن |
Uzun süredir Fantom dokusuna maruzdu. | Open Subtitles | لقد تعرضت لمدة طويلة للنسيج الطـَّيفي |
biyopsi yapmadan söylemesi zor,... Parça alıp inceleme yapma) ...ama testler urun kanserli hücrelerden oluşmadığını gösteriyor. | Open Subtitles | أنه من الصعب الحكم بدون القيام بخزعة للنسيج |