Bir kutuya koy, rafa kaldır, çünkü ileride bakmak için çok vaktin olacak. | Open Subtitles | ضعيه في صندوق، تعلمين ضعيه جانباً لأنّك ستجدين وقتاً وافراً للنظر فيه لاحقاً |
Lütfen bana bütün yolu pencerene bakmak için geldiğini söyleme. | Open Subtitles | أخبرني أنّك لم تأتي كل هذه الطريق فقط للنظر لمنزلك |
Kültürel kalıtımımız genelde dönüp geriye bakmaya yatkındır, geçmişi romantikleştirerek. | TED | معظم ثراثنا الثقافي يميل للنظر الى الوراء يحن الى الماضي |
"Hâlâ etik mi?" sorusuna bakmanın bir yoludur. | TED | هو مجرد طريقة واحدة للنظر إلى الأخلاقيات. |
Hadi birbirimizin gözlerine bakma cesareti gösterelim, çünkü bunu yaparak bir başkasına dünyaları verebiliriz. | TED | لتكن لدينا الشجاعه للنظر في أعين بعض مباشرة، لأنه بالنظر يمكننا فتح عالماً كاملاً لشخص آخر. |
Anlıyorum ama işte burada, hiç göz atma fırsatı bulamadım. | Open Subtitles | أفهم ذلك، وكذلك هذا الشيء، ولمْ أتفرّغ فقط للنظر فيه. |
PM: Peki, bu baş sallamaları, dikkat etmeniz gerektiğini bildiğiniz zaman, farketmesi çok daha kolay. Bazı zamanlar biri bir yüz | TED | باميلا ميير: حسنا، هزات الرأس هذه أكثر سهولة لاكتشافها بمجرد معرفتك للنظر إليها. ستكون هناك أوقات |
Bütün bu fotoğraflara bakmak ve ne kadar yaşlandığımızı fark etmek gerçekten tuhaftı. | Open Subtitles | لقد كانت حقاً مدهشة للنظر الى كُل هذه الصورِ وندرك كم اصبحنا كباراً. |
Ben çocukken, annem beni yıldızlara bakmak için çatı katına çıkartırdı. | Open Subtitles | عندما كنت طفلاً, إعتادت أمي على أخذي للسطح للنظر إلى النجوم |
Bambaşka bir yolla bu gelişen dünyaya bakmak bu. | TED | إنها طريقة كاملة جديدة للنظر إلى عالم ينبثق الآن. |
Bunun adı senkrotron radyasyonu ve bu normalde proteinler gibi şeylere bakmak için kullanılıyor. | TED | ويسمى هذا الإشعاع السنكروتروني، ويتم استخدامه عادة للنظر إلى أشياء مثل البروتينات و ما شابه. |
Başımızı öne eğer, maskenin ardında ne olduğuna bakmaya çalışmayız. | Open Subtitles | نبقي رؤوسنا للأسفل لا نهتم للنظر الى ما وراء الأقنعة |
Bazı şeyler beni rahatsız ettiği için yazdığım doktora raporuna bakmaya gittim. | Open Subtitles | اريد العوده للنظر في بحث الدكتوراه الذي كتبته لانه هناك شيء يزعجني |
Ancak bakmaya cesaretin varsa nefesini kesecek olan harika şeyler göreceksin. | Open Subtitles | و إذا كان لديكِ فقط الشجاعة للنظر سترين مُعجزات ستخطِفُ أنفاسكِ |
Öyle görünüyor ki Öklid bize "Öğeler"de tüm hikâyeyi anlatmamış, sadece evrene bakmanın olası bir yolunu açıklamış. | TED | كامل القصّةِ في كتاب العناصر، بالكاد وصف وسيلةً واحدةً ممكنة للنظر إلى الكون. |
Sanırım, siz hepiniz bütün kopyalara bakma şansına sahiptiniz. | Open Subtitles | الأن، أفترص بأن لديكم جميع الفرص للنظر إلى النُسخ هل من هنالك أنطباعات أولية؟ |
Bu yüzden bir çalışma oluşturduk ve bulduğumuz şey göz açıcıydı. | TED | لذا أطلقنا دراسة، وما وجدناه كان لافتًا للنظر. |
Ve yeni gelenlerin ihtiyaçlarına dikkat edebiliyoruz. | TED | وقد نكون قادرين للنظر في تلبية احتيجات القادمين الجدد. |
Olaylara çok, çok gerçekçi bir bakış yöntemi. Çok mantıklı. | Open Subtitles | يا لها من طريقة واقعية للنظر إلى الأمور وراشدة أيضاً |
Muhammed'e bakıp şunu deme eğilimi vardı "O yaralanmış, hasta." | Open Subtitles | 'وهناك ميل للنظر في ويقول محمد 'واصيب ، انه سوء. |
Bir dakika, bakmam lazım. | Open Subtitles | أوه، مجرد لحظة. وسوف يكون للنظر أن ما يصل. |
Öyle görmek için güzel bir gün ama Amerika'da işler öyle yürümez. | Open Subtitles | أجل، طريقة جميلة للنظر إلى الأمر لكن أمريكا لا تسير بتلك الطريقة |
Profesör Marcus, benim için gazeteye bakmama hiç gerek yok. | Open Subtitles | استاذ ماركوس,لقد فهمت ليس هناك داعي للنظر إلى الصحيفة |
Yıldızları izleyerek düşüneyim demiştim ama bu gece bakacak pek bir şey yok. | Open Subtitles | خرجت للنظر في النجوم والتفكير، ولكن ليس هناك الكثير للنظر اليه هذه الليلة |
Kendimize şöyle bakabiliriz, bilirsiniz, "Ben 'İnsan'ım', 'Son İnsan'. | TED | كما تعلمون، لدينا طريقة للنظر إلى الأرض بهذا الشكل. أنا الإنسان، اخر إنسان. |
Arapçayı özlediğimi fark ettim. Harflere bakmayı, anlamlarını özümsemeyi özledim. | TED | اشتقت للنظر إلى الحروف، واستيعاب معناها. |
Rakamlar gerçekten şaşırtıcı ve o kadar uzağa bakmamız gerekmiyor. | TED | إن الأرقام صاعقة حقًا، ونحن حتى لسنا بحاجة للنظر بعيدًا. |