"للوهلة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bakışta
        
    İlk bakışta Lovecraft'in çağdaş New England'ında geçer gibi görünürler. TED للوهلة الأولى، تظهر أنها وُضعت داخل لافكرفت نيو انجلاند المعاصرة.
    İlk bakışta pek de tanıdık gelmiyor ama imlayı biraz güncelleştirince yaygın İngilizce kelimeleri görebilirsiniz. TED قد تبدو الكلمات غريبة للوهلة الأولى لكن لو جددنا الإملاء قليلاً ستلاحظ العديد من الكلمات الانجليزية الشائعة.
    İlk bakışta, davayı incelemeye bile gerek yoktu fakat araştırmalarım gösterdi ki tek şahitli teşhis davaları hatalı olma eğilimindedir. TED للوهلة الأولى، يبدو أن القضية قد فُتحت وأُغلقت، ولكن بحثى أظهر أن قضايا التعرف ذات الشاهد الواحد عرضة للخطأ.
    İlk bakışta savcının iddialarını destekler gibi görünüyorlar. Open Subtitles للوهلة الأولى ,ربما قد تبدو أنها تدعم الإدعاء
    İlk bakışta burası ölü bir çöl gibi görünür ama daha yakından bakarsanız izlerin ve yolların olduğunu fark edersiniz. Open Subtitles للوهلة الأولى يبدو وكأنها صحراء بلا حياة لكن ,إذا ما أمعنت النظر فستلاحظ شبكة من المسارات والآثار
    Bu, ilk bakışta verimsiz ve yaşamın olmadığı bir yerdir. Open Subtitles كاشفاً بقاعاً شاسعةً من الوحل والرمل. للوهلة الأولى، يبدو المكان قاحلاً و خالياً من أشكال الحياة.
    İlk bakışta iki farklı galaksi var gibi görünüyor. Open Subtitles تبدو للوهلة الأولى وكأنّها مجرّتين مُختلفتين.
    İlk bakışta hayal kırıklığına uğramış gibi küçük balıklar, bir sürü karides ve solucan var. Open Subtitles للوهلة الأولى تبدو مخيبة أسماك صغيرة, الكثير من الجمبري، و بعض الحشرات
    İlk bakışta, aşağıya doğru izler görüyorum. Open Subtitles للوهلة الأولى ، لدي الكثير من لدي العديد من ناقلات المصب
    İlk bakışta bu dağlar çorak ve yaşamdan yoksun gibi görünüyorlar. Open Subtitles للوهلة الأولى ، تبدو هذه الجبال قاحلة وخالية من الحياة
    İk bakışta, davetsiz misarifni kıskaçıyla vuruyormuş gibi gözküyor. Open Subtitles يبدو للوهلة الأولى وأنّه يلكم المتطفل بمخلبه.
    Biliyorum, ilk bakışta fiziksel olarak görkemli görünmeyebilirim ama bir tilki tavşanının kararlılığı, bir yusufçuğun içgüdülerine sahip olduğum ortaya çıktı. Open Subtitles أعرف أنّني قد لا أظهر بارز الجسد للوهلة الأولى لكن إتضح ليّ أنّني أملك إصرار الأرنب السويسري وغرائز اليعسوب
    İlk bakışta, uydular yaşam için ideal ortamlar gibi görünmüyorlar. Open Subtitles للوهلة الأولى، لا تبدو الأقمار مثالية للحياة
    İlk bakışta benzer ama kökenleri farklı. Open Subtitles تبدو متشابهة للوهلة الأولى، لكن من مصادر مختلفة
    En çarpıcı şeylerden biri, bunlar ilk bakışta inanılmaz farklı görünüyor olsalar da; Open Subtitles و سلحفاة من أكثر الأشياء الملفتة للنظر أنه رغم الاختلاف الكبير الذي يبدو للوهلة الأولى
    bu nesneler ilk bakışta anlamsız görünse de kesinlikle sürpriz yanları var. Open Subtitles حتى لو بدت هذه الأشياء سخيفة للوهلة الأولى فبالتأكيد .. أنهم يمتلكون ببعض العناصر المدهشة
    - İlk bakışta bir iz yakalamış olabiliriz. Open Subtitles للوهلة الأولى، يبدو وكأنه قد يكون لها بعض الإجراء
    İlk bakışta yüzü biraz kaba geliyor. Open Subtitles للوهلة الأولى , تنظر اليها ظننت أن وجهها قاسياً نوعاً ما
    İlk bakışta gayet düzgün, özgüvenli, kültürlü biri. Open Subtitles من مبادئها المزعومة للوهلة الاولى فهي شخص ذو مكانة رفيعة، متزنه ومثقفة جدا
    İlk bakışta şüpheli gelen şey iyi bir incelemeden sonra çok masumane gelebilir. Open Subtitles ما للوهلة الأولى قد تظهر المشبوهة قد تدرس مزيدا من الدراسة أن تكون بريئة تماما.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more