"للوُصُول" - Translation from Arabic to Turkish

    • ulaşmanın
        
    • ulaşmak için
        
    • ulaştırmanız için
        
    Oldukça zengin biri ve ona ulaşmanın zor olduğunu söylemişti. Open Subtitles قالَ بأنّه كَانَ a رجل غني جداً وصعب للوُصُول إلى.
    Ya amcaya ulaşmanın en kısa yolu bu. Open Subtitles هذا هو الطريق المختصرُ للوُصُول إلى العمِّ ياه
    Makineme ulaşmanın ve yetişkin insanlara ne olduğunu öğrenmemin tek yolu buydu. Open Subtitles هو كَانَ الطريق الوحيد للوُصُول إلى ماكنتِي... ... واكتشفُما حَدثَ إلى الناسِ الأكبر سنّاً.
    Teğmen, Londra'da S.R.C.'ye ulaşmak için telsizi kullanabilir miyiz? Open Subtitles المُساعد، هل يُمْكِنُ أَنْ أستعملَ الراديو للوُصُول إلى إس. آر. سي.
    Aya ulaşmak için ne kadar şeker gerekir? Open Subtitles كم من كؤوس السُكّرِ أحتاج للوُصُول إلى القمرَ؟
    Başkana ulaşmak için 2 saatimiz var. Open Subtitles ذلك سيَعطينا ساعتان للوُصُول إلى الرئيسَ
    Bizi sınıra ulaştırmanız için anlaşma yaptık ama sayımız arttı. Open Subtitles كَانَ لدينا اتفاق للوُصُول إلى الحدودَ، لكن لدينا أناس كثيرة ونحتاج عربات.
    Ona ulaşmanın bir yolu yok. Open Subtitles لا طرقَ للوُصُول اليه
    Yüzümü değiştirdiğimi biliyorlar, bana ve Austin'e ulaşmak için önce seni takip edecekler. Open Subtitles يَعْرفونَ بأنّني غيّرتُ وجهَي، وهم سَيَتعقّبونَك أولاً للوُصُول لي وأوستن. أنت لَمْ تَرْددْ بانفعال مطلقاً.
    Açık denize ulaşmak için dar bir su yolunu geçmeleri gerekir. Open Subtitles للوُصُول الى البحرِ المفتوحِ، يَجِبُ أَنْ يَعْبروا الشريطَ المائي الضيق
    Arabana ulaşmak için gerçekten iki kişi mi lazım? Open Subtitles مفروض إثنان منّا للوُصُول إلى سيارتِكَ؟
    Seni bana ulaşmak için kullanıyordu. Open Subtitles كَانَ يَستعملُك للوُصُول لي.
    Bizi sınıra ulaştırmanız için anlaşma yaptık ama sayımız arttı. Open Subtitles كَانَ لدينا اتفاق للوُصُول إلى الحدودَ، لكن لدينا أناس كثيرة ونحتاج عربات.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more