Marilyn'e evlerini açtılar ve ona bir aile rahatlığı ve güvenliği sundular. | Open Subtitles | عائلة ستراسبيرج فتحت باب بيتها لمارلين و منحوها راحة و أمان العائلة |
Fox ve Marilyn'e başarı kazandıran How to Marry a Millionaire'i o yazmıştı. | Open Subtitles | كتب جونسون فيلم ـ كيف تتزوجين مليونير و الذي يعد نجاح كبير لشركة فوكس و لمارلين |
Yanlışlıkla Marilyn Monroe ile nişanlandım. | Open Subtitles | فقد خُطبت تواً عن طريق الصدفة لمارلين مونرو |
Sahneye çıkmak Marilyn'in beş yılını aldı ve beş yılda pek çok şey olabilir. | Open Subtitles | "قد يستغرق خمس سنوات "لمارلين أن تعتلي خشبة المسرح و قد يحدث الكثير خلال خمس سنوات |
Kimse Marlene'e makyaj takımı vermedi. Satın aldı. | Open Subtitles | لم يعطى احد ادوات المكياج لمارلين, لقد اشترتهم بنفسها |
Çok duyarlıydı ve sanki ben Marilyn Monroe'ydum, o da Arhtur Miller'di. | Open Subtitles | حساس جداً لقد كان مثل "آرثر ميلر" بالنسبة "لمارلين |
Marilyn'le görüşebilir miyim? | Open Subtitles | هل استطيع التحدث لمارلين ؟ |
Marilyn Monroe'ya yaptıklarını unutacak mıyız! | Open Subtitles | ناهيك عما فعلوه لمارلين مونرو |
Marilyn para problemleri yaşamış. | Open Subtitles | كان لمارلين مشاكل مالية. |
Marilyn Merch için çıkan sonuçlar. | Open Subtitles | نتائج لمارلين ميرتش |
Hattie Stubbs Matmazel Brewis'e, Marlene'e çilekli turta götürmesini söyler, çünkü Matmazel Brewis'in bunu kendiliğinden yapmasından korkar. | Open Subtitles | طلبت هاتى ستابس من الأنسة برويز ان تاخذ كيكة المربى لمارلين تاكر لانها كانت تخشى ان تقوم الانسة برويز بهذا من تلقاء نفسها |