"لمدة أطول" - Translation from Arabic to Turkish

    • biraz daha
        
    • daha uzun
        
    • süre daha
        
    • uzun süre
        
    • uzun zamandır
        
    Suçlularınızı hücrede biraz daha uzun tutsaydınız buna ihtiyacınız olmazdı. Open Subtitles لن تكوني بحاجة لواحد إذا أبقيتي مجرمينك بالسجن لمدة أطول
    Biliyorsun, biraz daha kalabilirsin. Bir tıp doktoru her zaman işimize yarar. Open Subtitles يمكنك البقاء لمدة أطول أذا اردت ذلك نحنُ بحاجة لطبيب أخر هنا
    Ailenizdeki herkesten daha uzun yaşamak çok korkunç bir şey Bayan Vaughan. Open Subtitles إنه لأمر فظيع سيدة فون بأن تعيشي لمدة أطول من جميع عائلتك
    San Francisco şehri, bir süre daha burada kalmanızdan onur duyacaktır. Open Subtitles على أية حال , "سان فرانسيسكو" ستنال شرف بقائك لمدة أطول
    Bu adamlar biraz daha uzun süre orada kalırlarsa birbirlerini öldürecekler. Open Subtitles هؤلاء الرجال سيبدئوا بقتل بعضهم البعض إذا ما بقوا لمدة أطول
    Ve tahmin edebileceğinden de uzun zamandır inanılmaz bir hayat sürdürdüğümü. Open Subtitles وأخبره إن حياتي كانت غير معقولة لمدة أطول مما يمكنه التصور
    Senin kefaletini ödedim ama benim biraz daha kalmam gerekiyor. Open Subtitles نعم , لقد دفعت كفالتك ولكني سوف أبقى لمدة أطول
    biraz daha yaşamış olsaydı başka bir servet daha yapıp harcayabilirdik. Open Subtitles إذا كـان عـاش لمدة أطول لكنّـا جعلنـا وصرفنـا ثروة أخرى
    Sağır ve dilsiz hizmetkarlarım varken... en azından biraz daha uzun yaşayabilirim. Open Subtitles إمتلاك الخدم الصامتون يضمن حياتي لمدة أطول
    Cinsel sapkınlığı olan parti üyelerini biraz daha uzun tutuyoruz. Open Subtitles وننوي الإبقاء على الزناة من أعضاء الحزب لمدة أطول
    Yemin ederim, biraz daha gelmeseydin kendi çocuklarına yabancı olacaktın. Open Subtitles أقسم، أنك لو غادرت لمدة أطول فقد تكون غريباً على أولادك
    Mümkün olandan çok daha uzun bir süre ne olduğunu anlayamayacağın yollarla cezalandırılacaksın. Open Subtitles ستتم معاقبتك بطرق لا تفهمينها لمدة أطول مما تعتقدين بأنه عقلاني أو ممكن
    Bir süre sonra, odun kömüründen daha temiz ve muhtemelen daha uzun yanan bir kömür elde etmek için, az maliyetli bir pres geliştirdik. TED وبعد فترة قصيرة, طورنا مكبس بسعر زهيد يمكن من انتاج الفحم, والذي في الحقيقة يحترق لمدة أطول, وأنظف من فحم الحطب.
    daha uzun sürerse onlara toparlanma fırsatı tanıyacağımızı düşünüyoruz. Open Subtitles إننا نظن ان القصف لمدة أطول قد يمنح الألمان الفرصة لتنظيم صفوفهم
    Çok güzel çünkü bir süre daha kız kardeşlerinle olman gerekiyor. Open Subtitles أوه، ذلك رائع جداً لأنكِ يجب أن تبقيّ مع أخواتكِ لمدة أطول بقليل
    Bu yüzden sana yalvarıyorum bana maskeyi kısa bir süre daha takacak gücü ve cesareti ver. Open Subtitles لذا أتوسل إليك أن تمنحنى الشجاعة والقوة لكى أرتدى القناع لمدة أطول قليلاً
    Ama kurtçuklar küçük buzdolapları gibidir. Sindirdiklerimizi daha uzun süre koruyabilirler. Open Subtitles لكن اليرقات تشبه الثلاجات الصغيرة تقوم بحفظ ما نقوم بهضمه لمدة أطول
    Tatlım, eğer seni çok yakınımda tuttuysam, yanımda daha uzun süre kalmanı istediğimdendir. Open Subtitles حبيبتي، إذا أبقيتك قريبة جداً، فلأنني أردت إبقائك لمدة أطول
    Çok uzun zamandır buralardayım ve sana şunu söyleyeyim inan bana aşk nefretten daha çok öldürür. Open Subtitles أنا كنت في الأنحاء لمدة أطول, و دعيني أخبرك بشيء. صدقيني ,الحب يقتل أكثر بكثير من الكره.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more