"لمدّة ساعتين" - Translation from Arabic to Turkish

    • iki saat
        
    • saat boyunca
        
    • iki saatliğine
        
    • İki saattir
        
    Neredeyse iki saat kayıt yapmış ve pilleri bitti! Open Subtitles سجّلت الكاميرا لمدّة ساعتين كما فرغت البطارية.
    Kolombiya'nın Batallon Cartagena askeri üssü. Analistlerimizin dün iki saat boyunca Batallon Cartagena'da İzledikleri şey ise bu. Open Subtitles هذا ما رآه محللونا هناك البارحة لمدّة ساعتين
    Üzgünüm sadece şişkoların 2.5 saat boyunca yabancı bir dilde şarkı söylemelerine dayanamıyorum. Open Subtitles آسفة، كلّ ما بالأمر أنّي لست معجبةً بأناس بدناء يغنّون بلغةٍ أجنبيّة لمدّة ساعتين ونصف.
    Belki önemli değildir ama dün işten iki saatliğine ayrılmış. Open Subtitles قد يكون أمراً غير هام، ولكنّها غادرت العمل البارحة لمدّة ساعتين.
    Bethany'nin annesi, Juanita'yı her hafta iki saatliğine alıp götürecek. Open Subtitles والدة (بيثاني) ستأخذ (خوانيتا) لمدّة ساعتين كلّ أسبوع
    İki saattir ensemizdesin, cicim. Open Subtitles لقد كنتِ تتنفسين بجوار رقابنا لمدّة ساعتين يا عزيزتي
    Dün akşam telefonda iki saat boyunca ağladı kız. Open Subtitles كول ساند كايلا ماديسون أبقتني على الهاتف لمدّة ساعتين الليلة الماضية وهي تبكي.
    Her gece o barda iki saat oturur. Open Subtitles ولكنّه يجلس داخل تلك الحانة لمدّة ساعتين كلّ ليلة
    Bizi iki saat bekleteceklerine dair hiçbir fikrim yoktu. Open Subtitles حسناً، لم تكن لديّ أي فكرة إنّنا سننتظر لمدّة ساعتين.
    Bu broşürdeki kadın var ya iki saat boyunca, normal bir günde çocuklarıyla yaptığı şeyleri ne kadar özlediğini anlatıyor. Open Subtitles هذه المرأة هنا... تتحدّث لمدّة ساعتين حول كلّ الأمور التي تفتقد فعلها مع أولادها في يوم عادي.
    Bu korkunç acıya iki saat katlanmam mümkün değil hanımefendi! Open Subtitles سيّدتي! مستحيل أن تتوقّعي مني، تحمّل هذا الألم الرهيب لمدّة ساعتين ؟
    Chevrolet'te iki saat boyunca dokuz tane bonfile sandviç ve gazlı bir hayvanla yolculuk etmedikçe hayatını yaşamış sayılmazsın. Open Subtitles وإنّك حقًا لم تعش حياتك حتّى إن لم تسوق لمدّة ساعتين في (شيفي) مع 9 شطائر جبنة، وحيوان يطلق الغازات.
    Bunu bana iki saatliğine ödünç ver. Olmaz, olmaz! Open Subtitles -أعرني هذا لمدّة ساعتين
    Ama söylemeliyim, iki saattir "Soylu Kadın" olarak gösterilmek beni biraz aksileştirdi. Open Subtitles ولكن يجب أن أقول. سماع أشخاص يهتفون بـ"سيّدتي" لمدّة ساعتين يجعل المرء نزقاً قليلاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more