"لمعْرِفة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bilmem
        
    • öğrenmek
        
    • bilmeni
        
    • öğrenmem
        
    • bilmeliyim
        
    • öğrenmemiz
        
    • bilecek
        
    • tanımak
        
    • bilmenizi
        
    • bilmesi
        
    • bilebilme
        
    Tam olarak ne kadar yürüdüğümü ve ne kadar sürdüğünü bilmem gerek. Open Subtitles أَحتاجُ لمعْرِفة بالضبط كَمْ بعيداً انا ذَهبتُ وبالضبط اد ابة أَخذَ مني.
    Bu topluluğun bir parçası olacaksam her şeyi bilmem gerek. Open Subtitles إذا سَ يَكُونُ جزءُ هذه الزمرةِ، أَحتاجُ لمعْرِفة كُلّ شيءِ.
    Sadece iyi olduğunu öğrenmek istedim. Open Subtitles لمعلوماتكم، أنا فقط أردتُ لمعْرِفة بأنّك كُنْتَ بخير.
    Niles, bilmeni isterim ki ben... pekte mutlu değilim. Open Subtitles النيل، أنا فقط حاجة أنت لمعْرِفة الذي آي .. . لَستُ سعيدَ بالطريقِ
    Lee'nin çarşamba gecesi nerede olduğunu öğrenmem gerekiyor. Open Subtitles أَحتاجُ لمعْرِفة أين هو كَانَ ليلة الأربعاءَ.
    Size katılmayı kabul etmeden önce ne pahasına olursa olsun, bunu yapacağınızı bilmeliyim. Open Subtitles قبل أن اوافق على الإنضمام اليكم أَحتاجُ لمعْرِفة بأنّكم راغبون لفعل ما يجب أنْ يتم فعله لمُسَاعَدَته
    Belki henüz bulamamıştır. Bunun ne olduğunu öğrenmemiz gerek. Open Subtitles لَرُبَّمَاهومَاوَجدَهورغم ذلك ونحن نَحتاجُ لمعْرِفة ما هو.
    Demek Tanrı bizi bir yanıt olduğunu bilecek kadar akıllı yaratmış. Open Subtitles لذا الله جَعلَنا لُمْ بما فيه الكفاية لمعْرِفة هناك جواب،
    Bu brunch'ın amacı Mel'i daha yakından tanımak. Open Subtitles الغرض الكامل هذا الفطور المتأخّرِ أَنْ يُصبحَ لمعْرِفة مراهنِ ميل،
    Bir şeyi de bilmenizi istiyorum, Bayan Factor. Open Subtitles وأنا أُريدُك لمعْرِفة الشيءِ، السّيدة فاكتور.
    Ama düşünmeden önce, birşey bilmem lazım. Open Subtitles لكن قَبْلَ أَنْ أُفكّرُ في الموضوع حتى أَحتاجُ لمعْرِفة شيءِ الآن
    Kilrathi ne kadar yakın bilmem gerekiyor, Richard. Open Subtitles أَحتاجُ لمعْرِفة الذي كرياثيين يعود إلى، ريتشارد.
    Bunu yapmadan önce, bazı şeyleri bilmem gerek. Open Subtitles قبل أن أفعل ذلك، أَحتاجُ لمعْرِفة بضعة أشياء أولاً.
    İki insanın birlikte sonsuza kadar mutlu olma ihtimalleri olup olmadığını bilmem gerek. Open Subtitles أَحتاجُ فقط لمعْرِفة بأنّه محتملُ الذي شخصان ذلك الحبِّ يُمكنُ أَنْ يَكُونَ سعيدَ سوية إلى الأبد.
    Ama korsanlar sokar. Bu yüzden teknen hakkında her şeyi öğrenmek zorundayız. Open Subtitles لكن القراصنةَ، ولِهذا نحن إحتجْ لمعْرِفة كُلّ شيءِ حول سفينتِكَ.
    Sadece ikimizden biri ölmeden bunun nasıl bir his olduğunu öğrenmek iyi olurdu! Open Subtitles هو فقط بأنَّ ه يَكُونُ لطيف لمعْرِفة ما يَحسُّ قبل أمّا منّا يَمُوتُ!
    Evlat, şunu da bilmeni isterim, Open Subtitles ، وإبن، أُريدُ أنت لمعْرِفة ذلك
    Sadece üzgün olduğumu bilmeni istiyorum. Open Subtitles أنا فقط أَحتاجُك لمعْرِفة بِأَنِّي آسف.
    Bana bir şey oldu. Ne olduğunu öğrenmem gerek. Open Subtitles الشيء حَدثَ لي وأنا أَحتاجُ لمعْرِفة ما هو كَانَ
    Bunu kendimle ilgili göstermek istemiyorum, ama... adamlarımın bu işten sorumlu olmadığını bilmeliyim. Open Subtitles أَعْني، أنا لا أُريدُ أَنْ أَجْعلَ هذا عنيّ، لَكنِّي أَحتاجُ لمعْرِفة مكتبِي لَيسَ مسؤولَ.
    Alexx, bize yardım edecekse, kim olduğunu öğrenmemiz lazım. Open Subtitles Alexx، إذا هي سَتُساعدُنا نحن إحتجْ لمعْرِفة مَنْ هي.
    Bu şeylerin ne kadar çirkin olduğunu bilecek kadar çok korku filmi izledim ben. Open Subtitles نرى نَقرُات رعبِ كافيِة لمعْرِفة أن هذه الأشياءِ تَظْهرُ قبيحةَ دائماً
    İlk karşılaşmamızdan sonra seni daha yakından tanımak istemiştim. Open Subtitles بَعْدَ أَنْ إجتمعنَا أولاً، أنا كُنْتُ فضولي لمعْرِفة أكثرِ عنك.
    Hepimizin bu kararı desteklediğini bilmenizi isterim. Babanız benden ayrıldığı için bu kadar çok sevinmeniz beni de mutlu etti. Open Subtitles الأَبّ، أنا أوَدُّك لمعْرِفة ذلك كُلّ شخص 100 % وراء هذا القرارِ.
    Kaş tellerimin hangilerinin alınması gerektiğini kimsenin bilmesi gerekmiyor. Open Subtitles كل شخص يحتاج لمعْرِفة اي من حواجبي تحتاج ان تسحب.
    Ve aradaki farkı bilebilme bilgeliğine. Open Subtitles والحكمة لمعْرِفة الإختلافِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more