"لمنطقة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bölgesine
        
    • bölge
        
    • alanına
        
    • bölgeye
        
    • alana
        
    • bölgesinin
        
    • alanı
        
    • alan
        
    • bölgenin
        
    • bir yere
        
    • bölgesinde
        
    • büyük bir bölümünün
        
    • Bölgesi
        
    Ama diriliş gemisi de olan bir Cylon bölgesine sıçradıktan sonra. Open Subtitles لكن لن يتم حتى نعبر لمنطقة السيلونز مع وُجود سفينة البعث
    Çıkarma bölgesine en kestirme yolun bu olduğuna emin misiniz? Open Subtitles هل أنت واثق أن هذا أقصر طريق لمنطقة الأنزال ؟
    Kamu düzeni ve güvenliği için bütün bir bölge boşaltılıyor. Open Subtitles يجرى اٍجلاء مؤقت لمنطقة بأكملها لمصلحة النظام العام و السلامة
    Kafeterya ziyareti ve herkesin kullandığı yoldan çalışma alanına dönüşü. Open Subtitles رحلة إلى الكافيتيريا , وعودة إلى إتجاهها العام لمنطقة العمل
    Lisa: Hindistan'dan sonra Doğu Afrika'ya seyahat ettik. LGBT bireylerine yönelik sert tutumlarıyla bilinen bir bölgeye. TED ليزا: من الهند، اتجهنا صوب شرق أفريقيا، لمنطقة معروفة بتعصبها تجاه المثليين.
    Buradaki ekibini, doğrudan bir emirle özel bir alana göndermeni istiyorum. Open Subtitles انتقل لمنطقة خاصة بها إتصال مباشر بفرقك هنا
    Fonio, günümüzde en sık Sahel bölgesinin batısında yetiştiriliyor. Bu alan Senegal'den Mali'ye, Burkina Faso, Togo ve Nijerya'ya uzanıyor. TED واليوم هي أكثر ما يزرع في الجزء الغربي لمنطقة الساحل، من السنغال إلى مالي، بوركينا فاسو، توجو ونيجيريا.
    Pek konfor alanı sayılmaz ama hastane o alanın içinde. Open Subtitles ليس قدرا كبيرا لمنطقة الراحة لكن المستشفى مناسبة في الداخل
    National City, savaş bölgesine dönüşmeden önce bu şeyin bulunup yok edilmesini istiyorum. Open Subtitles اريد العثور علي هذا الشئ وتدميره قبل ان يحول ناشيونال سيتي لمنطقة حرب
    Birlikte alacakaranlık bölgesine büyük ölçekli bir keşif düzenlemek için hazırız. TED معًا، نحن مستعدون لإطلاق أكبر رحلة استكشاف لمنطقة الغسق.
    Mizunomi Bataklığı'ndan Bunta, Sado bölgesine gidecekti. Open Subtitles بونتا من مستنقع ميزونيومي تم اختياره لكي يعتبر الممثل لمنطقة سادو
    Sen ve kurmayın Shane Matthews bir saldırı bölgesine, potansiyel bir keskin nişancıyı araştırıp, bize bildirmek üzere.. Open Subtitles انت ورئيس فريقك الضابط شاين ماثيوز قمتما بمراقبة خلال الليل لمنطقة القتل للبحث عن قناص محتمل
    Ben bir bölge başsavcısı yardımcısıyım. Sistemin nasıl işlediğini biliyorum. Open Subtitles أنا مساعد مدعي عام لمنطقة وأعرف كيف يسير العمل بالنظام
    Oldukça mantıklı olan bölge Savcısı ile birlikteyim. Open Subtitles إنني أجلس هنا مع المدّعي العام لمنطقة جيورجيا
    Ama hastanenin cep telefonu alanına gelen bütün aramaları çıkartabildim. Open Subtitles لكني كنت قادراً على إيجاد لائحه لكل المكالمات المستقبلة لمنطقة المشفى
    Bu test alanına yeni bakteri getirme riskini göze alamam. Open Subtitles لا أستطيع المخاطرة بتقديم تأثيرات بكتيرية لمنطقة الإختبار
    - Hedef bölgeye ilerliyoruz. - Anlaşıldı. İkinci evreye geçebilirsiniz. Open Subtitles نتابع لمنطقة الهدف منطقة الهدف تلقينا اذهب للمرحلة الثانية
    Beck, kızınızı tanığın olmayacağını bildiği ıssız bir bölgeye götürüyor. Open Subtitles بيك أخذها لمنطقة معزولة حيث لا يوجد شهود.
    Hayalet olduğunuz anda parti için bu güvenli alana geleceksiniz. Open Subtitles فور تحوّلك إلى شبح، نعود هنا لمنطقة الأمان للإحتفال
    Güneybatı bölgesinin tüm faturalarından ben sorumluyumdur. Open Subtitles أنا مسئولة عن الفواتير لمنطقة الجنوب الغربى
    Tamakyuro dağı, dev bir yerleşim alanı haline geldi. Open Subtitles عمل البناء الضخم باستخدام المساحة الكلية لمنطقة جبل تاماكيورو
    Bu yerel bilgisayar ağı alt istasyonu... ve geniş alan ağı ana bilgisayarı sunucusu. Open Subtitles هنا أرض المحطة الفرعية والخادم لمنطقة الشبكة المحلية الحاسوبية
    Uygulamakta olduğumuz teknik elimizde olduğuna inandığımız ve bugüne kadar bizlere tamamen görünmez olan evrendeki bir bölgenin resmini oluşturacağımıza inandığımız bir yöntem. Open Subtitles تمثّل هذه التقنية التي نستغلّها أفضل أمل لنا للحصول على صورة لمنطقة بالكون كانت مخفيّة تماماً عنّا حتّى الآن
    Kesin tehlikeli bir yere yolladılar, ölüm kalım mücadelesi vereceği bir yere. Open Subtitles لقد أرسلوه لمنطقة خطيرة أنا متأكدة في مكان يخاطر فيه بحياته
    Evet, güneyimizden bir başka kış fırtınası daha geçerken Kroner Tepeleri bölgesinde hâlâ yağmur yok. Open Subtitles حسنا، ما زال لا مطر على مرأى البصر لمنطقة تلال كرونير تعبر عاصفة شتائية أخرى لحد الآن جنوبنا.
    Ne kadar zengin ve çeşitli olsa da dünyanın büyük bir bölümünün kültürel mirasları göz ardı edilmese bile gereksiz olarak nitelendirilmiştir. TED إن المنتجات الثقافية لمنطقة بأكملها من العالم، والتي تتسم بالغنى والتنوع، صُنفت على أنها غير مهمة، أو تم تجاهلها كليًّا.
    Merkezi dengeli savaş Bölgesi sorununu nasıl çözdüğümü biliyor musun? Open Subtitles هل تعلم كيف حللت مشكلة المنتصف المتوازن لمنطقة الحرب ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more