Görmeyecekler çünkü onu göl kenarında gün batımını izlemeye çağıracaksın. | Open Subtitles | هم لَيسوا ذاهِبينَ إلى. أنت سَتَدْعو ه لمُرَاقَبَة الغروبِ بالبحيرةِ. |
Buraya yalnızca bir şey izlemeye geldik. | Open Subtitles | جئنا هنا فقط لمُرَاقَبَة شيءِ واحد |
Bay Crane de onu Mariners maçını İzlemeye davet etti | Open Subtitles | والسّيد Crane دَعاه إنتهى لمُرَاقَبَة لعبةِ الملاحين. |
Annemi aldı ve fırtınayı izlemek için kayalığım kenarına gittiler. | Open Subtitles | أخذ أبي أمي إلى حافة المنحدر لمُرَاقَبَة العاصفةِ |
Dün akşam maç izlemek için bir bara gittim. | Open Subtitles | تَوقّفتُ a حانة ليلة أمس لمُرَاقَبَة اللعبةِ |
Maçı izlemeye geldiler. | Open Subtitles | جاؤوا ' يُدوّرُ لمُرَاقَبَة اللعبةِ. |
Maç izlemeye gelenler var. | Open Subtitles | بضعة ناس فقط جاؤوا لمُرَاقَبَة اللعبةِ. |
Sahile güneşin batışını izlemeye gidiyorum, çünkü buna bayılıyorum. | Open Subtitles | لمُرَاقَبَة الشمسِ تَهْبطُ، ' يَجْعلُ أنا أَحبُّ sunsets. |
İki saatlik çim hokeyi izlemek için arabada dört saat geçirmenin bu kadar eğlenceli olabileceğini kim bilebilirdi? | Open Subtitles | الذي عَرفَ بأنّ إنفاق أربع ساعاتَ في a سيارة لمُرَاقَبَة a حقل ساعتين لعبة هوكي يُمكنُ أَنْ تَكُونَ كثيراً مرح؟ |