"لمُقَابَلَة" - Translation from Arabic to Turkish

• tanışmak için
• tanışmanı
• tanıştırayım

Ev sahibimizle tanışmak için sabırsızlanıyorum.
أنا لا أَستطيعُ الإنتِظار لمُقَابَلَة مضيّفِنا.

- Bana bir fikir ver. - Müthiş bir yürüyüş bandomuz var. - Oğlanlarla tanışmak için iyi fırsat.
لدينا فرقة روز الآستعراضية,أنها فرقة جيدة ليست بفكرة سيئة لمُقَابَلَة زُملائك.

Onunla tanışmak için her şeyimi veririm.
بإِنَّني لا أَعطي لمُقَابَلَة ذلك الرجلِ.

Ted, oğullarımla tanışmanı istiyorum.
أوه، تيد. تيد، أنا أوَدُّ أنت لمُقَابَلَة أبنائِي.

Niles, Frasier. - Sizi oğlumla tanıştırayım.
النيل، فرايزر، أنا أوَدُّك لمُقَابَلَة إبنِي، وليام.

Muhtemelen bir kadınla tanışmak için gitti.
هَبطَ من المحتمل هناك للمُحَاوَلَة لمُقَابَلَة بَعْض النِساءِ.

Bazıları bunu, Bill'in ablası Liz'le tanışmak için bir fırsat olarak görebilir.
بَعْض الناسِ قَدْ يَقُولونَ أنها فرصة لمُقَابَلَة أختِ بيل الكبرى، ليز، كانت أكثر من يكسب في لعبة الداما،

Yargıçlar ve savcılarla tanışmak için iyi bir yer olduğunu söylemişti.
قالَ بأنّه مكان مناسب لمُقَابَلَة "القضاة" و "المدّعون‏" عامين مهمين

Bu herkesle tanışmak için harika bir yoldur.
هو a طريق عظيم لمُقَابَلَة كُلّ شخصِ.

Ray, gelmeyeceğini biliyorum ama Phil ile tanışmanı çok isterim.
راي، أَعْرفُ ذلك أنت لَنْ تَجيءَ، لكن أنا أَحْبُّك حقاً لمُقَابَلَة فِل.

Esther... torunum ile tanışmanı istiyorum.
إستر... أناأوَدُّأنت لمُقَابَلَة حفيدِي.

Maggie'yle tanışmanı istiyorum.
بعد؟ أُريدُك لمُقَابَلَة ماجي.

Çocuklar, sizi Rory ile tanıştırayım.
الرجال، أنا أوَدُّ أنت لمُقَابَلَة روري.

Cha Cha DiGregorio'yu tanıştırayım.
أُريدُك لمُقَابَلَة شا شا دي جريجوريو.

Ah, Roz, seni Lorna Anne Lenley ile tanıştırayım.
Uh، روز، أنا أوَدُّ أنت لمُقَابَلَة لورنا آن Lenley.