"لم أستمع" - Translation from Arabic to Turkish

    • dinlemedim
        
    • duymadım
        
    • duyamadım
        
    • dinlemiyordum
        
    Neden içgüdülerime göre hareket etmedim bilmiyorum. Bunu anlıyor musun? Neden dinlemedim ki? Open Subtitles لماذا لم أستمع لغرائزى، تعرفين ماذا أعني؟
    Karımın söylediklerini dinlemedim ve şimdi o ölmüş biri kadar değerli. Open Subtitles لم أستمع لما ما لدى زوجتي لتقوله وهي الآن ستموت
    İlginç olman gerekmiyordu. O yüzden konuştuğun zaman seni dinlemedim. Open Subtitles لم أريد لفت أنتباهك لذا لم أستمع عندما تحدثت
    Konserde tek bir nota bile duymadım. Uyuyup kalmışım. Open Subtitles . لم أستمع إلى التنبيه في الحفل فقد غَرقتُ في النوم
    Gittiğim ve senin yapamam dediğin gün seni duymadım çünkü kızgındım. Open Subtitles يوم غادرت و كنت تقولين أنك لا تستطيعى تخطئ هذا بمفردك لم أستمع اليك لأنى كنت غاضب
    Catalina yarı çıplak dedikten sonra, Hiçbir şey duyamadım.... Open Subtitles بعدما قلت كاتلينا نصف عاريه لم أستمع الى أي
    Seni bir kereliğine dinlemiyordum baba... ve bak ne oldu. Open Subtitles لم أستمع إليك مرة ، أبي وأنظر إلى ما حصل
    Tüm hafta, zaman ve gizliliğe ihtiyacı olduğunu, kendi mülkünde tutmayacağnı söylediniz ama dinlemedim. Open Subtitles طوال الاسبوع كنتم تقولون انه يحتاج للخصوصية و الوقت قلتم لي أنه لن يحتفظ بها في منزله لكنني لم أستمع
    Seni dinlemedim çünkü seni dinlememe gerek yoktu. Open Subtitles أنا لم أستمع لك لأنني لم أكن في حاجة للاستماع لك.
    Son bir kaç gün içinde dinlemedim ve az kalsın bir hastamı kaybediyordum. Open Subtitles اليومان الماضيان لم أستمع إليك وكنت قريب من قتل مريضي
    Son bir kaç gün içinde dinlemedim ve az kalsın bir hastamı kaybediyordum. Open Subtitles اليومان الماضيان لم أستمع إليك وكنت قريب من قتل مريضي
    Yukarıda yürümememi söyledi ama ben dinlemedim. Open Subtitles لقد أخبرني أن لا أسير على السطح لكني لم أستمع له
    Arkadaşlarım bana onların iyi olduğunu anlatmaya çalıştı, ama ben dinlemedim. Open Subtitles أصدقائي حاولوا إخباري بأنها مخلوقات جيدة، لكنني لم أستمع إليهم
    Kimyasal bağımlılıklarla olan kendi hatalarıma başladığımda, beni uyarmaya çalıştı, ben dinlemedim. Open Subtitles عندما بدأت العوارض الخاصة بي بالاعتماد على المواد الكيميائية، حاول أن يحذرني لكني لم أستمع
    Hiçbir şeye elleme dedin ama dinlemedim seni. Open Subtitles أوه، ياللهي، أخبرتني أن لا ألمس تلك الأشياء وأنا لم أستمع
    Bu sebeple örneğin... "Alman müziğinden hoşlanmam. Savaş boyunca hiç müzik dinlemedim." diyebilirsiniz. Open Subtitles "يمكنك أن تقول "أنا لا أحب الموسيقى الألمانية "أو "أنا لم أستمع للموسيقى طوال فترة الحرب
    Az önce söylediğin her şeyi duymadım, değil mi ! Open Subtitles في اي كون لم أستمع أنا إلى كل ما قلته؟
    Adamı duymadım bile. Bir bakmışım... Open Subtitles ,حتى أنني لم أستمع للرجل ..بدقيقة واحدة كُنت
    Mac, dört aydır bir insan sesi duymadım. Dört ay Mac! Open Subtitles أنا لم أستمع إلى صوت بشريّ منذُ 4 أشهر
    Tam olarak duyamadım, ne dedi? Open Subtitles لم أستمع اليك جيدا هل من الممكن أن تكرر مجددا ؟ ماذا رد عليك ؟
    O son dediğinizi tam duyamadım... Open Subtitles لم أستمع لما قلته في الآخير!
    Üzgünüm, dinlemiyordum. Şu sarı suyun üzerindeki yansımama bakıyordum. Open Subtitles آسف، لم أستمع إليك، كنت أتفقد انعكاس صورتي بهذه المياه الصفراء
    Maya bir şeyler diyordu ama hiç dinlemiyordum. Open Subtitles كانت مايا تتحدث ولكنني لم أستمع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more