Bir kaburgayı kıracak kadar vurmadım. | Open Subtitles | الآن، لم أضربه بقوة كافية لكسر ضلع، |
Bu çok iyiymiş. - Sadece bir şaplaktı. Ona vurmadım. | Open Subtitles | لقد كانت ضربة على الردف ؛ لم أضربه |
Ona asla vurmadım. | Open Subtitles | لم أضربه أبداً. |
Çok sert vurmadım. | Open Subtitles | أنا لم أضربه بشدة. |
Ona bu kadar hızlı vurmadım. | Open Subtitles | لم أضربه بهذه القوة |
Hasta falan değildi, ve ona vurmadım. | Open Subtitles | ليس مريضاً و لم أضربه |
Hasta falan değildi, ve ona vurmadım. | Open Subtitles | ليس مريضاً و لم أضربه |
Çünkü gerçekte ona hiç vurmadım. Belki iki parmağımla göğsünden ittim. | Open Subtitles | لأنّي لم أضربه فعلاً |
Neden vurmadım ki ona? | Open Subtitles | لماذا لم أضربه فحسب؟ |
Ben ona vurmadım. O bana vurdu. | Open Subtitles | أنظر ، لم أضربه هو الذي ضربني |
Ona vurmadım çünkü sana zarar verebilirdi. | Open Subtitles | لم أضربه لأنه كان سيؤذيك |
- Kevin, ağabeyine vurma. - vurmadım ki. | Open Subtitles | ـ (كيفين)، لا تضرب شقيقك ـ لم أضربه |
Ona çok sert vurmadım. | Open Subtitles | لم أضربه بقوة |
Çok sert vurmadım. | Open Subtitles | لم أضربه بقوة. |
Hayır, yani, vurmadım ona. | Open Subtitles | لا, لم أضربه |