Bu kadar sıkıntıya sebep olacağımı bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أنني سأسبب هذا القدّر من المعاناة. |
O zaman yokum. Seçme şansım olduğunu bilmiyordum. Teşekkürler. | Open Subtitles | حسناً أنا سأخرج لم أعلم أنني أملك إختياراً شكراً |
- Yasadışı kalan biriyle çalıştığımı bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أنني أعمل مع شخص غير قانوني سخرية القدر |
Bu durumla tek başıma uğraşacağımı bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أنني سأتحمل كل شيء بنفس |
Otto'yla görüştürüleceğimi bile bilmiyordum. | Open Subtitles | كلا لم أعلم أنني لدي وصول إليه |
Davetiye gerektiğini bilmiyordum... | Open Subtitles | لم أعلم أنني بحاجة إلى دعوة |
Personelimi yönetirken senden izin alacağımı bilmiyordum ajan Gibbs. | Open Subtitles | لم أعلم أنني بحاجة إلى إذنك (لادارة اعضاء طاقمي أيها العميل (غيبز |
Bir nedene ihtiyacım olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أنني بحاجة إلي سبب |
Sana güvenip güvenemeyeceğimi bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أنني سأثق بك |
Böyle tepki vereceğimi bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أنني سأتصرف هكذا. |
Çalışma yapacağımı bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أنني سأتدرب |
Seni bu kadar hayal kırıklığına uğrattığımı bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أنني أخيبك بشدة |