"لم أفوت" - Translation from Arabic to Turkish

    • kaçırmadım
        
    Beş yıldır kızlarımın tek bir voleybol maçını bile kaçırmadım. Open Subtitles لم أفوت أي مباراة كرة طائرة لابنتي منذ 5 سنوات
    Ömrümde hiçbir Patern Günü'nü kaçırmadım ve bugünkünü de kaçırmayacağım. Open Subtitles أنا لم أفوت يوم نمط في حياتي ولن أبدا اليوم
    - Ben bir ay. ...ama ondan sonra asla Lugosi'nin bir filmini kaçırmadım. Open Subtitles لكني لم أفوت فيلماً للوغوسي بعد ذلك الفيلم
    Şükürler olsun ki numaralarla boyama dersini kaçırmadım. Open Subtitles حسناً، شكراً لله على أنني لم أفوت محاضرة الرسم بالأعداد
    Ben kaçırmadım. Seni bu sabah Colin Forrester'ın olduğu bir taksiden inerken gördüm. Open Subtitles أنا لم أفوت ، رأيتك هذا الصباح "تخرجين من التاكسي مع "كولين فوريستر
    Trenimi kaçırmadım, harika bir dvd okuyucu çöpte duruyordu ve cebir sınavında patlatmıştım. Open Subtitles لم أفوت قطاري، ومشغلة الأقراص كانت تجلس هناك بصورة مثالية واختبار الجبر أديته بكافآءه
    Treni kaçırmadım. Harika bir Dvd oynatıcı buldum ve matematik testini geçtim. Open Subtitles لم أفوت قطاري، ومشغلة الأقراص كانت تجلس هناك بصورة مثالية
    Ben hiçbir maçı kaçırmadım, hiçbir yıldönümünü unutmadım. Open Subtitles لم أفوت أبداً مباراة كرة قدم لم أنسى أبداً ذكرى سنوية
    Ama sizinle beraber hiçbir Comic-Con'u kaçırmadım çocuklar. Open Subtitles ولكني لم أفوت مهرجان قصص مصورة معكم يا رفاق
    Bir toplantı dahi kaçırmadım ve her komiteye öncülük yaptım. Open Subtitles لم أفوت إجتماعاً قط ... و تطوعت في كل اللجان طالما كان بإمكاني قيادتها ...
    Harika. O zaman hiçbir şey kaçırmadım. Bir şeyler kaçırmaktan nefret ederim. Open Subtitles إذا لم أفوت أي شيء أكره أن أفوت شيء
    Ben kaçırmadım. Seni bu sabah gördüm Colin Forrester'la taksiden inerken gördüm. Open Subtitles أنا لم أفوت ، رأيتك هذا الصباح "تخرجين من التاكسي مع "كولين فوريستر
    Program yaptığın dönemlerde, tek bir bölümü bile kaçırmadım. Open Subtitles عندما كنتَ مذيع ، لم أفوت أبدًا أي نشرة
    Çünkü şu ana kadar bir şey kaçırmadım. Open Subtitles حقا؟ لان حتى الآن، لم أفوت شيئاً.
    State Fair'ı 39 seneden beri hiç kaçırmadım. Open Subtitles أتعرف لم أفوت معرض الولاية من 39 عاما
    Trenimi kaçırmadım, harika bir dvd okuyucu çöpte duruyordu ve cebir sınavında patlatmıştım. Open Subtitles لم أفوت قطاري، ومشغلة الاقراص كانت هناك بطريقة مثالية... واختبار علم الجبر أديته بكافآءه
    Güzel, kaçırmadım yani. Open Subtitles جيد ، حسنا إذا ، لم أفوت رؤيته؟
    Onların hiç bir maçını kaçırmadım Bahriyeden ayrıldığımdan beri. Open Subtitles لم أفوت لعبة للـ(دببة) منذ أن تركت الـ(كوربز). الـ(كوربز) كان فريق بطولات.
    Ben. Allahtan oğlumun düğününü kaçırmadım. Open Subtitles بين أنا لم أفوت عرس ابني
    Ben. Allahtan oğlumun düğününü kaçırmadım. Open Subtitles بين أنا لم أفوت عرس ابني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more