Oh, adamım, bunları bilmiyordum. Ayrıca LLC sözleşmelerini. | Open Subtitles | ـ يا رجل، لم أكن أعرف هذا ـ وأتفاقات شركة ذات المسؤولية المحدودة |
"Güzel hatıra" derken bunları bilmiyordum. | Open Subtitles | " لم أكن أعرف هذا عندما قلت " ذكرى جميلة |
Şey, bunları bilmiyordum. | Open Subtitles | حسناً, لم أكن أعرف هذا. |
O sırada Bundan haberim yoktu. | Open Subtitles | لم أكن أعرف هذا وقتها |
Bundan haberim yoktu. | Open Subtitles | لم أكن أعرف هذا |
ben bunu bilmiyordum, sonrasında darbe alan aklımı alıp eve ebeveynlerime gittim, ne olduğunu onlara anlattım, "Benim neyim var?" | TED | لم أكن أعرف هذا وبعد ذلك عدت للمنزل، أخذت روحي الصغيرة الجريحة إلى والديّ، وأخبرتهم بما حدث وقلت: "ما مشكلتي؟" |
bir mağazaya gittim, "beyaz" ve "siyah" diye su tabelaları vardı fakat ben bunu bilmiyordum ve çok da dikkat etmedim, pazar okulu öğretmenlerimden biriyleydim. | TED | خرجت للمركز التجاري وكانت هناك علامتان للمياه واحدة للبيض وأخرى للسود، لم أكن أعرف هذا ولم أولي ذلك انتباها بالغًا، وكنت برفقة أحد معلمي مدرسة الأحد. |
Şey, bunları bilmiyordum. | Open Subtitles | حسناً, لم أكن أعرف هذا. |
Bundan haberim yoktu. | Open Subtitles | لم أكن أعرف هذا |