Hey, Bling. Burada olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | أهلاً ، بلينج ، لم أكن أعلم بأنك تتسكع هنا |
Senin yeni dart'a bu kadar meraklı olduğunu bilmiyordum, Barney. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك مولع جداَ بالسهم الجديد ،بارني. |
Koreograf olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | حقاً ؟ ، لم أكن أعلم بأنك مصمم رقصات محترفاً |
Ben bile bu kadar çok şey olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك تملكين كل هذا الكم من الأشياء |
Finans dışında başka tutkuların olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | حسنا لم أكن أعلم بأنك تجيد شيئاً غير الأمور المالية |
Özür dilerim, içerde olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | أنا آسفه، لم أكن أعلم بأنك هنا |
Senin bir Colin Forrester hayranı olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | "لم أكن أعلم بأنك أحد معجبي "كولين فورستر |
Böylesine kavgacı olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك شجاعة |
Telefonun olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك تملك هاتف |
Burada olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك ستكوني هنا |
Senin içinde bunun olduğunu bilmiyordum . | Open Subtitles | أنا لم أكن أعلم بأنك تملكها. |
Sen olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | حسناً لم أكن أعلم بأنك أنت |
Selam, Nisha, senin de bale derslerin olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | مرحبا (نيشا) لم أكن أعلم بأنك تشاركين فى رقص الباليه |
Şair olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك شاعر |
- Senin de kulüpte olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك في النادي |
Senin bu kadar heyecan verici olduğunu bilmiyordum! | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك مثيراً هكذا |
Bu kadar sapık olduğunu bilmiyordum Ben. | Open Subtitles | اللعنه , (بين), لم أكن أعلم بأنك منحل |
Ah hey, Matty, burada olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | أهلاً (ماتي)، لم أكن أعلم بأنك هنا. |
- Bu konuda iyi olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك جيد في فعل هذا ! |