Bak, buradan sonrası gerçek hayattı ve ben buna Hazır değildim. | Open Subtitles | بعد الكلية الحياة الحقيقية والتى لم أكن مستعدا لها |
Sen fiziksel bir ilişkimiz olsun istiyordun, fakat ben buna Hazır değildim. | Open Subtitles | كنتي تريدين علاقة جسدية لكني لم أكن مستعدا |
Evet ama sanırım tüm bu kanı görmeye Hazır değildim. | Open Subtitles | أجل، أعتقد فقط أنّني لم أكن مستعدا لرؤية كل تلك الدماء. |
Sadece iki türlüde ölmeye Hazır değildim, böyle ölmeye Hazır değildim. | Open Subtitles | تماما مثل أنني لم أكن مستعدا للموت، فأنني لست مستعدا للعيش هكذا، |
Ben hazır değilsem, senin de bunu yapmanı istemezdi. | Open Subtitles | و هو لايريد منكي فعل ذلك إذا لم أكن مستعدا |
Liseden beri ne zaman bir sınava hazır değilsem ya da bir ödevi bitiremediysem hep Edie Teyze'yi bahane olarak kullandım. | Open Subtitles | منذ المدرسة الثانوية، أينما كان لدي إختبار لم أكن مستعدا له أو فروض يلزم تسليمها ولم أنهيها إستخدمت العمة (إيدي) حجة للتهرب من الورطة |
Sanırım gitmeye tam Hazır değildim. | Open Subtitles | أعتقد بأنني لم أكن مستعدا للمغادرة |
Hazır değildim Marcus. | Open Subtitles | لم أكن مستعدا يا ماركوس |
Sanırım henüz buna Hazır değildim. | Open Subtitles | أظن فقط أني لم أكن مستعدا |
Hazır değildim sanırım. | Open Subtitles | لم أكن مستعدا, على ما أظن |
O sırada seni de öldürmeye Hazır değildim. | Open Subtitles | لم أكن مستعدا لقتلك حينها. |
Daha Hazır değildim! Daha hızlı! | Open Subtitles | لم أكن مستعدا أسرع |
Frank, Hazır değildim. | Open Subtitles | -فرانك" , لم أكن مستعدا" |
- Ama Hazır değildim. | Open Subtitles | -لكني لم أكن مستعدا |
Hazır değildim. | Open Subtitles | لم أكن مستعدا |
Hazır değildim. | Open Subtitles | لم أكن مستعدا |