- Ben kendim hakkında hoş şeyleri duymaya alışkın değilim. | Open Subtitles | لم اعتد سماع اشياء جميلة عن نفسي |
Bir kez tren istasyonunda karşılaştığım bir adamın benimle böyle konuşmasına alışkın değilim. | Open Subtitles | لم اعتد التحدث مع شخصا" سبق وان قابلته مرة في محطة القطار لم اعتد التحدث مع شخصا" سبق وان قابلته مرة في محطة القطار |
Ajan işlerine hiç alışkın değilim. | Open Subtitles | لم اعتد على أمور الجواسيس هذه |
Böyle uyumaya pek alışkın değilim. | Open Subtitles | لم اعتد علي النوم هكذا |
- Erkeği bu işe dahil etmeye pek alışkın... | Open Subtitles | لم اعتد أن يتدخل الرجال في... |
Tehdit edilmeye alışkın değilim! | Open Subtitles | انا لم اعتد على ان يتم تهديدي |
Daha alışkın değilim ya. | Open Subtitles | انا لم اعتد على هذا بعد |
Daha alışkın değilim ya. | Open Subtitles | انا لم اعتد على هذا بعد |