O cipsleri yemeyi kesmezsen iştahın kapanacak. | Open Subtitles | أذا لم تتوقفي عن أكل البطاطا .لن تكون شهيتك مفتوحة للغداء |
Ama zırlamayı kesmezsen süpürgeyi başına yiyeceksin. | Open Subtitles | أنا سأضربك بعصا المكنسة إن لم تتوقفي عن هذا العويل |
Ama bu ağlamaları falan kesmezsen seni kovmak zorunda kalırım ama bunu istemiyorum çünkü sana bakmak hoşuma gidiyor. | Open Subtitles | و لكن إذا لم تتوقفي عن البكاء سأطرد مؤخرتك و أنا لا أريد أن أطرد مؤخرتك لأنني أحب أن أشاهد لمؤخرتك |
Benimle flört etmeyi bırakmazsan, Seni öpmek zorunda kalacağım. Ugh! | Open Subtitles | إن لم تتوقفي عن مغازلتي فسأضطر إلى أن أقبلكِ |
Oyun oynamayı bırakmazsan sana yapacaklarımın yanında hiç kalır. | Open Subtitles | هذا لا شئ، مقارنة بما سأفعله إن لم تتوقفي عن ألعابكِ |
Dinle, eğer sen şunu yapmayı kesmezsen bu radyo istasyonu kapanacak asıl. | Open Subtitles | ستُقفل محطة الراديو هذه اذا لم تتوقفي عن هذا الآن |
- Ağlamayı kesmezsen senle konuşamam. | Open Subtitles | تماماً لا أستطيع التحدث لك إن لم تتوقفي عن البكاء |
- Janice zırzırı kesmezsen kapıdan ateş edeceğim ve çok yazık olacak çünkü ne tarafına ateş ettiğimi bilmeyeceğim. | Open Subtitles | إخرجني من هنا - ... " جانيس - " ... إن لم تتوقفي عن عوائك |
Ama debelenmeyi bırakmazsan... | Open Subtitles | لكن إذا لم تتوقفي عن المقاومة، |