"لم تره" - Translation from Arabic to Turkish

    • hiç görmedin
        
    • onu görmedin
        
    • Görmedi
        
    • bilmiyorsun
        
    • hiç görmemiş
        
    • görmediğine
        
    • görmediğiniz
        
    • görmediği bir
        
    • hiç görmediği
        
    • hiç görmediğin
        
    • hiç görmediniz
        
    - Demek onu daha önce hiç görmedin, öyle mi? Open Subtitles اذن فأنت لم تره ابداً من قبل، ها؟
    Ruhların söylemeye çalıştığı buydu. Sen onu görmedin, değil mi? Open Subtitles هذا ما كانت الأرواح تحاول إخبارنا به أنت لم تره , صحيح؟
    Altı ay sonra, John'ın yerini yetkililere bildirdi ve onu bir daha Görmedi. Open Subtitles لم تره ابدا مرة اخري انتهت من تاليف كتاب
    Yani şimdi otuz beş yıldır görmediğin birini arayacaksın İstanbul'u bilmiyorsun, o herifin nerede olduğunu bilmiyorsun. Open Subtitles وتقول أنك ستجد وجهاً لم تره منذ خمسة وثلاثون عاماً في مدينة كإسطنبول؟
    Adreste bir eşleşme buldum. hiç görmemiş miydin? Open Subtitles لدي تطابق في العنوان، لم تره من قبل،صحيح؟
    Eğer Jeremy dönüşümü görmediğine ikna olursa eğer o odadan canlı çıkartabilirse, çıkartacaktır. Open Subtitles إذا جيريمي مقتنع بأن لم تره يتحول إذا كان يمكن الوصول تلك الغرفة أنهاعلى قيد الحياة، وقال انه سوف
    Uzun zamandır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünün Open Subtitles تمسك بصورة التكلم مع صديق قديم لم تره منذ زمن طويل
    Benim gibi tecrübeli bir insanın, daha önce görmediği bir şeye ender rastlanır. Open Subtitles عندما يكون شخصاً خبيراً مثلي, من النادر ان ترى شيئاً لم تره من قبل
    İki yıl içinde Amerikalıların daha önce hiç görmediği ve tatmadığı bir yoğurdu piyasaya süreceğiz. TED خلال سنتين، سننتج هنا زبادي لم تره أميركا قط ولم تتذوق مثله أبدًا.
    Ya daha önce hiç görmediğin ama, tasarladığın ya da düşlediğin bir şey olsaydı? Open Subtitles ماذا لو كان شيئاً لم تره من قبل ولكن فكرت به أو تخيلته؟
    Kabarede çalışıyordu. Orada hiç görmediniz mi? Open Subtitles كان يعمل بالملهى لم تره من قبل ؟
    Onu daha önce hiç görmedin, değil mi? Open Subtitles أنت حتى لم تره من قبل، أليس كذلك؟
    hiç görmedin. Open Subtitles ما أنت على وشك رؤيته ، لم تره أبدًا
    - Daha önce hiç görmedin! Open Subtitles لا ، انت لم تره من قبل
    onu görmedin. Eli ayağı birbirine karışmıştı. Open Subtitles أنت لم تره ، لقد كان كغزال ظهر فجأة أمام مصابيح السيارة
    Yine de elinde bir taş vardı ve sana vurana dek onu görmedin. Open Subtitles ورغم ذلك كان يحمل حجر الذي لم تره حتى ضربك به
    Hayır, sen ouyumaya gittikten sonra onu görmedin, tamam mı? Open Subtitles لا ، لم تره أنت بعدما ذهبت للنوم حسنا ؟
    Ailesi dahi Görmedi. Tabutu mühürlü. Open Subtitles حتى عائلته لم تره لقد تم الابحار بالتابوت
    Aslında, bilmiyorum. Onu daha Görmedi. Open Subtitles حسناً، لا أدري إنها لم تره بعد
    - orada olduğunu bile bilmiyorsun. Open Subtitles كما لو أن هنالك فيلا ضخما في الغرفة و أنت لم تره
    - Ne kadar güçlü olduğunu bilmiyorsun. Ben biliyorum. Open Subtitles أنت لم تره فى كامل قوته ولكننى رأيته
    Onu hayatı boyunca hiç görmemiş ve ona "Knightley" diyor! Open Subtitles لم تره في حياتها وتناديه بنايتلي
    Onu hiç görmemiş bile olabilir. Open Subtitles . ياللسخرية، إنّها لم تره إطلاقاً
    Sophia onu daha önce görmediğine dair yemin ediyor ben de garip biridir diye düşünmüştüm ve bunu önemsememiştim. Open Subtitles أقسمت (صوفيا) أنها لم تره يوماً في حياتها لذلك حسبت أنه أحد غريبي الأطوار ونسيت أمره
    Onu görmediğiniz için böyle konuşabilirsiniz. Open Subtitles تستطيع الحديث هكذا لأنك لم تره
    Şimdiye kadar görmediği bir ormanda zamana karşı koşuyor. Open Subtitles تجتاز غابه في عالم لم تره من قبل تسابق الزمن ذاته
    Onu gördüğünde kız avazı çıktığı kadar bağırdı daha önce hiç görmediği bir adamı, Open Subtitles الفتاة بدأت بالصراخ عند رؤيته رجل لم تره من قبل
    hiç görmediğin bir şeyin, hiç görmediğin başka bir şeyden biraz daha az mavi olduğunu mu söylüyorsun sen bana? Open Subtitles ما تود قوله هو أن شيئاً ما لم تره من قبل هو أقل زُرقةً من شيءٍ آخر لم تره هو أيضاً
    Onu işteyken hiç görmediniz mi? Open Subtitles لم تره أبداً في العمل؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more