"لم يأكل" - Translation from Arabic to Turkish

    • şey yemedi
        
    • yemezse
        
    • yemek yemiyor
        
    • yemiş
        
    • yemezdi
        
    • şey yememiş
        
    • yemek yemeyen
        
    • yemeğini yememişti
        
    İşte koca mideli şampiyonumuz geliyor. Dört gündür bir şey yemedi. Open Subtitles حسنا و ها هو بطلنا فى التهام الطعام لم يأكل منذ أربعة أيام
    O iğrenç yemekten bir şey yemedi bile. Open Subtitles إنه لم يأكل حتى أى شىء من هذا الطبق الكبير
    Erkek penguenler aylardır hiçbir şey yemedi ve fırtınalardan tek korunakları, birbirleri. Open Subtitles لم يأكل ذكور البطاريق منذ أشهر، ولا يملكون سوى بعضهم البعض لحماية أنفسهم من العواصف الهوجاء
    Ama olur da bir şey yemezse: Open Subtitles لو لم يأكل حسنا دعنا نصغ الامر بهذا الشكل
    Tanrım, yine yemek yemiyor. Open Subtitles يا إلهي، أنه لم يأكل منذ فترة.
    En son evvelki gece yemiş. Ducky'ye sordum. Open Subtitles لم يأكل شيئاً منذ الليلة التي سبقت موته، سألت (داكي)ـ
    - Umurumda bile değil. Herkes onu severdi, çünkü hiçbir zaman tek başına yemezdi. Open Subtitles الجميع أحبه لأنه لم يأكل وحده قط
    Boşverin komutanım. Adam birkaç gündür bir şey yememiş. Open Subtitles إسمح له بالذهاب يا سيدي الرجل لم يأكل من يومان
    İki gündür yemek yemeyen birine göre gayet mutlu görünüyorsun. Open Subtitles أنت تبدو سعيداً جدا لشخصٍ لم يأكل منذو يومين
    Dün onu aradığımda, yemeğini yememişti. Open Subtitles عندما اتصلت به لكنه لم يأكل. كان من الخطأ لحظة.
    # Ernest Tufan Öncesinden beri bir şey yemedi #Zayıfladığım doğru ve kanımın iltihaplandığı Open Subtitles ايرنيست لم يأكل شئ من زمن الطوفان أنا لا أكذب، قل وزنى أطنان
    Beş gündür hiçbir şey yemedi dediniz, değil mi? Open Subtitles تقول بأنه لم يأكل أي شيء خلال ثلاثة أيام ؟
    Çocuk otelde, öğleden beri bir şey yemedi. Open Subtitles الطفل في غرفة الفندق لم يأكل منذ الظهر
    Raj da bütün gün hiçbir şey yemedi. Open Subtitles لكن راج لم يأكل أيّ شيء طوال اليوم
    Raj da bütün gün hiçbir şey yemedi. Open Subtitles لكن راج لم يأكل أيّ شيء طوال اليوم
    yemezse de bizi kovar ve yanında diğer on oyuncuyu da götürür. Open Subtitles وإذا لم يأكل الطعم سيقوم بطردنا ويأخذ معه 10 لاعبين
    Yemek yemezse çalışamaz. Open Subtitles حسناً، إن لم يأكل فلن يستطيع العمل
    Mutlu Noeller! Onu tutuyor! Luther yemek yemiyor! Open Subtitles ميلاد مجيد لوثر لم يأكل
    Captain Steubing, bir haftadır yemek yemiyor. Open Subtitles قائد لم يأكل لأكثر من إسبوع.
    Sokka, Appa Momo'yu yemiş olamaz. Open Subtitles ساكا, آبـا لم يأكل مومو
    Sadece vücutlarını yemezdi ruhlarını da yerdi. Open Subtitles لم يأكل أجسامهم فقط ، بل أرواحههم أيضاً
    Oturman lazım, tatlım. Bütün gün bir şey yememiş. Open Subtitles عليك أن تجلس يا عزيزي هو لم يأكل طوال اليوم
    Beni yemek yemeyen kadınlardan zannetme. Yemin ederim. Open Subtitles أنا لست فتاة لم يأكل الاستماع.
    Dün onu aradığımda, yemeğini yememişti. İşte bu yanlış bir zamandır. Açık kapı pencere bulursan bunu yaparsın. Open Subtitles لقد إتصلت به وكان لم يأكل بعد لهذا يجب أن أكلمه بالوقت المناسب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more