"لم يخطر ببالي" - Translation from Arabic to Turkish

    • aklıma gelmemişti
        
    • aklıma gelmedi
        
    • aklıma gelmezdi
        
    • aklımın ucundan bile geçmemişti
        
    • düşünmezdim
        
    • düşünmemiştim
        
    Deiyonize suyun ne için olabileceği daha önce aklıma gelmemişti. Open Subtitles لم يخطر ببالي ما يمكن أن تكونه المياه المقطرة.
    Rory'nin bunları isteyebileceği hiç aklıma gelmemişti. Open Subtitles إنه فقط لم يخطر ببالي مطلقا أنه قد تريدها
    O vakitler, ne asıl ilgi duydukları şeyi ne de niyetlerini anlamıştım. Bu insanların hiçbirinin komünist oldukları aklıma gelmedi. Open Subtitles لم يخطر ببالي قطّ حينها أن توجهاتهم أو نشاطاتهم الحقيقة كانت شيوعية.
    Ama suyun bu kadar soğuk olabileceği ölsem aklıma gelmezdi. Open Subtitles أجل، لكن لم يخطر ببالي أن الماء سيكون بتلك البرودة
    Böyle bir şey yapacakları aklımın ucundan bile geçmemişti. Open Subtitles لم يخطر ببالي إطلاقًا أنهم قد يقوموا بشيء كهذا
    Hâlâ dışarıda bir yerlerde hayatta olabileceklerini düşünmezdim. Open Subtitles لم يخطر ببالي أبداً أنهم قد يكونوا موجودين، أحياء بمكان ما
    Tabi, bunu daha önce hiç düşünmemiştim. Evet, denedim, deniyorum. Open Subtitles لم يخطر ببالي هذا، أجل حاولت ذلك، وما زلت أحاول.
    Tam gün anne babalık yapmak isteyebileceğin aklıma gelmemişti. Open Subtitles لم يخطر ببالي قط أنك تود أن تكون والد لطوال اليوم
    Kızkardeşimi seçeceği hiç aklıma gelmemişti. Open Subtitles ولكن لم يخطر ببالي أنه سيختار أختي الصغرى
    Şuna bakar mısın? Hareket eden şeyin uzay olduğunu düşünmek hiç aklıma gelmemişti. Open Subtitles تخيّل ذلك ، لم يخطر ببالي أبداً أن أعتقد أن الفضاء هو الذي يتحرك
    Ama hiç aklıma gelmemişti Evan'ın Dalia'nın kalbini kıracağı. Open Subtitles ابدآ لم يخطر ببالي ان ايفان سيكون الشخص الذي يجرح داليا
    Nedense o hiç aklıma gelmedi. Open Subtitles لم يخطر ببالي أبداً بالبحث عنها في درجي.
    O vakitler, ne asıl ilgi duydukları şeyi ne de niyetlerini anlamıştım. Bu insanların hiçbirinin komünist oldukları aklıma gelmedi. Open Subtitles لم يخطر ببالي قطّ حينها أن توجهاتهم أو نشاطاتهم الحقيقة كانت شيوعية.
    İlaçları atmasının sorun yaratacağı aklıma gelmedi. Open Subtitles لم يخطر ببالي بأن هذه الحبوب ستكون مشكلة له
    Bir polisi bulmak için bu kadar uğraşacağım hiç aklıma gelmezdi. Open Subtitles لم يخطر ببالي أبـداً أنني سـأذهب للبحث عن رجال شرطة
    İyi yakaladın Deb. Hemen ikinci kez kan sayımı yaptırmak aklıma gelmezdi.Taşikardi, transfüzyonla yok olur. Open Subtitles لم يخطر ببالي اعادة احتساب عدد الخلايا الدموية بهذه السرعة
    Suyun bu kadar soğuk olabileceği ölsem aklıma gelmezdi. Open Subtitles لم يخطر ببالي أن الماء سيكون بتلك البرودة
    Ama açıkçası ben böyle bir şeyin olabileceği aklımın ucundan bile geçmemişti. Open Subtitles و لكن بصدق لم يخطر ببالي أن شيئاً من هذا القبيل قد يحدث
    Fakat açıkçası böyle bir şey olabileceği aklımın ucundan bile geçmemişti. Open Subtitles و لكن بصدق لم يخطر ببالي أن شيئاً من هذا القبيل قد يحدث
    Onca zaman boyunca aklımın ucundan bile geçmemişti. Open Subtitles لم يخطر ببالي مطلقًا كل هذا الوقت أنه لم..
    Böyle bir şey yapacağımı hiç düşünmezdim. Open Subtitles لم يخطر ببالي أبدا القيام بشيء كهذا
    Hiçbir zaman babanızın o kadar da iyi bir kısmet olduğunu düşünmemiştim. Open Subtitles هذا رائع, لم يخطر ببالي أن أبوك قد خبأ شيئاً بهذه الروعة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more