Bu, Jack'in Goa'uld'ların bile bilmediği geçitleri bilmesini açıklıyor. | Open Subtitles | هذا يفسر لماذا عرف جاك عن بوابات نجمية لم يعرفها الجواؤلد حتى الآن |
Birşeyler öğrenebileceğin daha iyi birini hayal edemiyorum, ve öğrenmeye de çok hevesliydi ve sana bildiği herşeyi öğretmeye, hatta bilmediği şeyleri bile. | Open Subtitles | لا يخطر ببالي أفضل منه لتعليمك، وقد كان حريصاً جداً للتعليم، لتلقينك أي شيء عرفه أو حتى الأشياء التي لم يعرفها. |
Hiçbirimizin gerçekten bilmediği sensin canım. | Open Subtitles | إنه أنت التي لم يعرفها كلانا جيدا,عزيزتي |
Kimse tanımıyormuş, sanırım. | Open Subtitles | أظن أن لم يعرفها أحد. |
- Chevy'nin sahibi de tanımıyormuş. | Open Subtitles | صاحب السيارة لم يعرفها كذلك |
Bunlar kızların kendilerinin hiç görmeden bize verdikleri resimler. Eleştirmenlerin bilmediği ve dinlemedikleri şeyler işte bunlar, ve humanistik çalışmalar yapanlara tavsiye ettiğim araştırma türü işte bu. | TED | هذه صور لفتيات لم يروها بأنفسهم، لكنهم ارسلوها لنا هذه أمور لم يعرفها النقاد ولم يستمعوا لها وهذا نوع الأبحاث التي أوصيكم بها ، لمن يريد أن يعمل عملا إنسانيا. |
Hala nasıl kullanacağını bilmediği bir gücü kullanmasını sağlamalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نجعله يستخدم قدرة لم يعرفها بعد |
Jessie'nin itiraflarını duyduktan ve bilmediği onca şeyden sonra ve Bojangles'deki kanlı adam Mark Byers ve o kanlı bıçak. | Open Subtitles | بعد سماع إعتراف (جيسي)، وكل تلك الأمور التي لم يعرفها والرجل الملطّخ بالدماء الذي بمطعم (بوجانغلز)، |
Sarah'ı en iyi tanıması gereken kişi onu tanımıyormuş bile. | Open Subtitles | الشخص الذي من المفترض أنّه أفضل من عرف (سارة)ِ لم يعرفها على الإطلاق |
tanımıyormuş. | Open Subtitles | يقول إنه لم يعرفها جيداً |