"لم يفت الوقت" - Translation from Arabic to Turkish

• Çok geç değil
• hala geç değil
• asla geç değildir
• Çok geç sayılmaz
• için fazla geç değil

İstediğin kişi olabilmen iççin Çok geç değil.
لم يفت الوقت لتكون الشخص الذي ولدت لتكونه

Size bir şey söyleyeyim. İyi bir ebeveyn olmanın sırlarını öğrenmek için Çok geç değil. İkiniz için de.
دعاني اخبركما شيئاً, لم يفت الوقت على تعلم بعض مهارات التربيه, جميعكما

Tamam, unutmayalım diğer hediyeleri seçmek için Çok geç değil.
حسناً، دعونا نبقي في ذهننـا انه لم يفت الوقت لأختيار جائزة اخرى

- Kız onda. - Fakat hala geç değil.
ـ الفتاة بحوزته ـ لكن لم يفت الوقت

Kendi ödülünü almak için hala geç değil.
لم يفت الوقت كي تحصل على كأس خاص بك

İnanın bana. Yeniden başlamak için asla geç değildir.
يجب ان تصدقنى,لم يفت الوقت لكى نبدأ من جديد

"Büyümek ve özel olmak için asla geç değildir."
لم يفت الوقت بعد لتكبر وتغدو مميزاً

Siz söyleyin. Tangi'ye gitmek istiyorsan Çok geç sayılmaz.
لم يفت الوقت إن أردت الذهاب إلي (تانغي) سنوصلك

Kontrolü yeniden ele geçirmek için fazla geç değil. Tekrar yapılanma için, daha önce bana söylediğin her şey...
أنه لم يفت الوقت لإستعادة التحكم وإعادة بناء دولتكم وكل شيء قلته لي سابقاً

(Alkış) Önemli olan konu, Çok geç değil.
تصفيق اذا هنا لم يفت الوقت بعد.

- Nerdeyse 7 oldu - Çok geç değil.
ـ السابعة تقريباً ـ لم يفت الوقت

Doğru kararı vermek için Çok geç değil.
لم يفت الوقت للقيام بالقرار الصحيح

- Şimdi artık çok geç. - Hayır, Çok geç değil.
الآن الوقت قد فات - لا , لم يفت الوقت بعد -

Ama şansımızdan, Çok geç değil. Gel.
ولكن لحسن الحظ لم يفت الوقت هيّا بنا

Hatta hala geç değil, katılabilirisn.
أتعلمين؟ مازال بإمكانك لم يفت الوقت بعد

Bir değişiklik yapmak için asla geç değildir.
لم يفت الوقت لإحداث تغيير.

Öğrenmek için asla geç değildir.
لم يفت الوقت كي تتعلم

Çok geç sayılmaz mı?
لم يفت الوقت بعد؟

Küçük, mutlu elfin filmini izlemek için fazla geç değil.
لم يفت الوقت لترى فيلما عن قزم سعيد