"لم يكن ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • bu değildi
        
    • o değildi
        
    • değilse
        
    • değildi bu
        
    • falan değildi
        
    • böyle değildi
        
    • olmadı
        
    • yapmadım
        
    • değilmiş
        
    • bu değil
        
    Düşündüğüm şey bu değildi. - Belki senin düşündüğün şey buydu. Open Subtitles . لم يكن ذلك ماأفكّر بِه . لربما، هذا ماتفكّرين بِه
    Fakat mesele yalnızca bu değildi. Open Subtitles قد وصلت للاتحاد السوفيتي لكن لم يكن ذلك الموضوع هو الوحيد
    Ama sorun o değildi. Open Subtitles ربما شربت كأسين، لكن لم يكن ذلك هو السبب
    Eğer bu şey bir iblis değilse, ne olabilir bilmiyorum. Open Subtitles إذا لم يكن ذلك الشيء شيطاناً، فلا أعلم ماذا يكون
    Aslında, içimizde taşıdığımız o film hiç değildi bu. Open Subtitles لم يكن ذلك الفيلم الكامل الذي نحمله داخل أنفسنا
    Yavru köpek falan değildi. Yetişkin bir sosis köpekti. Open Subtitles لم يكن ذلك جرواً، بل كان كلب "دكسنت" بالغ الحجم
    Düzenbaz sürüngen, plan böyle değildi. Open Subtitles الزاحف الغادر ، لم يكن ذلك جزءً من الخطة . كان يجب أن يكون بمفرده
    Onlara isimler, fonksiyonlar verdik ve onları uçurduk... ama pek kolay olmadı. TED وسمّيناها وبرمجناها للقيام بمهام معينة، ثم أطلقناها ولكن لم يكن ذلك سهلاً،
    Kardeşini çıkarmak için yapmadım bunu, en iyi atıcım olduğun için yaptım Open Subtitles حسنا لم يكن ذلك بسبب أنه أخوك بل لأنك مازلت رامى الكرة المفضل عندى حسنا أنت لن تندم على ذلك
    Ve bu yeterince kötü değilmiş gibi, bagaj vagonunun kapısına yeni bir kilit takmışlar. Open Subtitles وإن لم يكن ذلك سيئاً بما فيه الكفاية، فلقد وضعوا قفلاً على باب مقطورة الأمتعة
    Cevap ver! O zamanlar kullandığı isim bu değildi. Open Subtitles اجب، لم يكن ذلك اسمه في تلك الأيام
    Aklımda olan bu değildi. Open Subtitles لم يكن ذلك بالضبط مايدور في بالي
    Peki, beklediğim şey bu değildi. Open Subtitles حسـنٌ ، لم يكن ذلك مـا تـوقعتـه
    Çıkarttığım en iyi iş o değildi ama sonuçlarını yadsıyamazsın. Open Subtitles حسنا, لم يكن ذلك عملي الأفضل لكنك لا تستطيع إنكار النتائج
    Evet, maalesef ki, bu temyizin konusu o değildi. Open Subtitles للأسف ، لم يكن ذلك الهدف من هذا الاستئناف
    iş çok çok zor değilse iyi niyet insanlara yardım eder. Open Subtitles الرغبة في مساعدة الاخرين على الاقل اذا لم يكن ذلك صعبا
    O kadar da kötü değildi. Bu kadınlar neden hep şikayet ederler anlamam. Open Subtitles لم يكن ذلك سيئا، لا أعلم لم تلك النساء يشتكين دائما.
    O editör falan değildi. Open Subtitles لم يكن ذلك رئيس تحرير (إنه أحد الأتباع الملكيين لـ(لويس
    Tüm kamyonu doldurdunuz. Anlaşmamız böyle değildi. Open Subtitles ملأتِ الشاحنة بأكملها، لم يكن ذلك اتفاقنا.
    Anders Fjellberg: Başlangıçta kolay olmadı, çünkü neler keşfedebileceğimizi bilmiyorduk. TED أندرس فجلبرغ: لم يكن ذلك سهلا في الأول، لأننا لم نكن نعرف ما الذي نبحث عنه.
    Davayı da etkilemezdi; ama yapmadım. Open Subtitles لم يكن ذلك ليؤثّر على مجرى القضية , لكنني لم أفعل ذلك
    Görünüşe göre, Hoke beyzbolla pek de ilgili değilmiş. Open Subtitles حسنا , على ما يبدو , هوك لم يكن ذلك في لعبة البيسبول.
    - Demek istediğimiz bu değil. Open Subtitles ـ إذا كان ذلك ما كُنت تعنيه ـ لم يكن ذلك ما أعنيه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more