"لم يكن لديه الوقت" - Translation from Arabic to Turkish

• zamanı olmadı
• vakti yoktu
• Zamanı yoktu
• zamanı bile olmamış

Sana anlatacak zamanı olmadı, şimdi onun adına da konuşuyorum.
هو لم يكن لديه الوقت ليخبرك لذا أن سأتكلم من أجله

Çok şanslıyım çakmaklı tüfeğini dolduracak zamanı olmadı. Charlie?
كنت محظوظاً لانه لم يكن لديه الوقت الكافي لتعبئة بندقيته تشارلي؟

Selefinizin bu hassas meseleyle ilgilenmek üzere... birini görevlendirmeye zamanı olmadı.
سلفكم لم يكن لديه الوقت لوضع شخص ما مسؤول عن هذا الموضوع الحساس

Arkadaş için vakti yoktu.
لم يكن لديه الوقت من أجل الأصدقاء

Ben'in başka bir şeye vakti yoktu.
بن لم يكن لديه الوقت أصلاً.

Ama düşünmek için Zamanı yoktu, yada beni artık önemsemiyordu.
لكنه, لم يكن لديه الوقت ليفكر أو يهتم بي

Onun yapmadığına eminim. O kadar Zamanı yoktu.
من المؤكد أنه لم يصنعها لم يكن لديه الوقت الكافي لذلك

Gömleğinin tüm düğmelerini ilikleyecek zamanı bile olmamış.
لم يكن لديه الوقت لإغلاق أزارير قميصه كاملة.

Adamın çocuk yapacak zamanı bile olmamış.
لم يكن لديه الوقت حتى لينجُب أطفالاً

Zincirlerden kurtulup onu öldürecek kadar zamanı olmadı ki.
لم يكن لديه الوقت لتحرير نفسه وقتلها

Paraşütün açılacak zamanı olmadı.
لم يكن لديه الوقت لفتحها.

O bir sporcuydu ve ödevleri için yeterince Zamanı yoktu, o yüzden ben de matematik ve edebiyatta yardımcı oldum.
مفهوم؟ , و هو كان نجماً , لم يكن لديه الوقت لأداء فروضه المنزلية لذا ساعدته

Evet, el yordamıyla yaptı keza yeni bir sayaç yapmak için hiç Zamanı yoktu.
أجل، فعل ذلك يدوياً، لأنّه لم يكن لديه الوقت لإنشاء مؤقّت جديد للوقت