Bu Kayada bir gün bile geçmedi ki buradan kaçmayı düşünmedim. | Open Subtitles | لم يمضي يوم علي وأنا في هذا السجن لم أفكر فيه بالهروب من هنـــا. |
Bu Kayada bir gün bile geçmedi ki buradan kaçmayı düşünmedim. | Open Subtitles | لم يمضي يوم علي وأنا في هذا السجن لم أفكر فيه بالهروب من هنـــا. |
Yapma Paden! Adamın cesedi daha soğumadı bile. | Open Subtitles | ياإلهي يا بايدن لم يمضي على وفاة زوجها شيئاً بعد |
Adam geleli iki gün bile olmadı ama hemen üstüne atladın. Oh! | Open Subtitles | الرجل لم يمضي يومان على وجوده وانت متيمة به تماما |
- Buraya geleli daha üç ay olmadı ama şimdiden işinizi bitirmeyi düşünüyorsunuz. | Open Subtitles | لم يمضي على وجودك سوى 3 أشهر وتتوقع أن تنهي المسألة الآن |
ABD'ye geleli birkaç ay oldu. | Open Subtitles | لم يمضي على وجودي هنا في امريكا سوى اشهر قليله. |
Hayır. Paige balayına gideli 24 saat bile olmadı. | Open Subtitles | لا،بيج لم يمضي عليها في شهر العسل 24 ساعة بعد |
Ben iki gün için bavul yapmıştşm, daha bir gün bile olmadı. | Open Subtitles | لقد حزمت أغراض ليومين .. و لم يمضي يوم حتى الآن |
Faulkner der ki, "Geçmiş ölmüş değildir, hatta geçmiş bile değildir." | TED | فوكنر قال ذات مرة : "إن الماضي لم يمت، انه حتى لم يمضي ". |
Sizi cezalandırmadığım bir hafta bile olmadı. | Open Subtitles | حتى أنه لم يمضي أسبوع على معاقبتكم |
Sonuncusu 3 gün bile sürmedi. | Open Subtitles | لم يمضي على الاخيرة حتى ثلاثة ايام |
Söylemek istediğim şey şu, ister ayık ister sarhoş olayım, bu işi sevmediğim bir gün bile geçirmedim. | Open Subtitles | لكن , لعلمكم , أردتُ فقط القول بأنه لم يمضي يوم واحد كنتُ فيه ... ثملاً ... |
- Buraya geleli daha üç ay olmadı ama şimdiden işinizi bitirmeyi düşünüyorsunuz. | Open Subtitles | لم يمضي على وجودك سوى 3 أشهر وتتوقع أن تنهي المسألة الآن |
Sana ailemin farklı olduğunu söyleyeli çok olmadı. | Open Subtitles | لم يمضي وقت طويل منذ أن اخبرتك أن عائلتي مختلفة |
Şef olalı daha iki ay olmadı ve şimdiden darbe planlarına başlamış. | Open Subtitles | لم يمضي على تسلمي منصب الزعامة سوى شهرين و ها هو ذا يخطط لإنقلاب. |
Ama... doktor iyileşmenin aylar sürebileceğini söyledi ve sadece altı hafta oldu. | Open Subtitles | لكن الطبيب قال بأن معالجتك قد تستغرق شهراً إضافياً لم يمضي سوى 6 أسابيع |
Ne? Daha üç saat oldu geleli. Hemen kapımıza damladı. | Open Subtitles | لم يمضي على عودتنا سوى 3 ساعات وهاهو عند باب منزلنا |
Demek istediğim, o buraya geleli daha birkaç ay oldu. | Open Subtitles | أعني أنها لم يمضي على وجودها إلا |