Orada olmamalıydı diyenler var. | Open Subtitles | الناس سَيَقُولونَ أنه لم ينبغي عليه ان يكون هناك |
Müebbet mahkumla aynı hücrede olmamalıydı. | Open Subtitles | لم ينبغي قط أن يُسجن في زنزانة واحدة مع شخص محكوم عليه مدى الحياة |
Ward'un bu yaptığı şeye fırsatı bile olmamalıydı. | Open Subtitles | لم ينبغي ل"وورد" أن يحصل على الفرصة للقيام بما فام به. |
Bana teşekkür etsin istedim. Biliyorum, öyle dememem gerekirdi. | Open Subtitles | فقط أردتها أن تشكرني أعلم أنه لم ينبغي علي بوصفها ذلك |
Bir hata yaptım. Odayı terketmemem gerekirdi. | Open Subtitles | ارتكبت خطأ أنا ابداً لم ينبغي أن اترك هذا المكتب |
Ona dayak atmanı hak etmişti ama bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | لقد إستحقّت بالتأكيد .ضربكلها. لكن لم ينبغي عليك فعل ذلك |
Ben içindeyken yapmamalıydın. | Open Subtitles | لم ينبغي عليك فعل ذلك بينما انا متصل بالاطار |
Babam hiç çocuk sahibi olmamalıydı. | Open Subtitles | لم ينبغي على ابي الحصول على اطفال |
Ahjussi, böyle olmamalıydı. | Open Subtitles | اجاشي . لم ينبغي ان تفعل ذلك |
Gerçekten bu gerçekten olmamalıydı. | Open Subtitles | لم ينبغي أن يحدث هذا حقاً. |
Jake, orada olmamalıydı. | Open Subtitles | لم ينبغي ان يكون جيك هُناك |
Evet, olmamalıydı. | Open Subtitles | نعم , لم ينبغي. |
Pedro iyi bir çocuktu. Böyle olmamalıydı. | Open Subtitles | (بيدرو) كان ولداً مُطيعاً، لم ينبغي أن يصيبه ذلك. |
Burada olmamalıydı. | Open Subtitles | لم ينبغي ان تكون هنا |
Seni asla öldürmemem gerekirdi. Özür dilerim. | Open Subtitles | لم ينبغي أن أنهي حياتك مطلقاً أنا آسف |
Hiç doğmamış olman gerekirdi. | Open Subtitles | لم ينبغي لك أبداً أن تري ضوء النهار |
Bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | لم ينبغي عليك فعلها |
Bunu gerçekten yapmamalıydın. Neden? | Open Subtitles | لم ينبغي عليكِ أن تفعلي ذلك |