"لم ينفع" - Translation from Arabic to Turkish

    • işe yaramadı
        
    • işe yaramazsa
        
    • işe yaramıyor
        
    • işe yaramamış
        
    Aileni sevmeye çalıştım, kişisel olarak alaya alarak, tuhaflık olarak, tiye alarak uyarıcı bir örnek olarak. Ama hiç biri işe yaramadı. Open Subtitles حاولت الإستمتاع بعائلتك على محمل شخصي أو سطحي ، لكن لم ينفع شيء
    Seni boğmak bir işe yaramadı, daha kesin bir şey denemeliyim. Open Subtitles اغراقك يبدو انه لم ينفع. لنحاول بشكل مباشر اكثر.
    Seni boğmak bir işe yaramadı, daha kesin birşey denemeliyim. Open Subtitles اغراقك يبدو انه لم ينفع. لنحاول بشكل مباشر اكثر.
    Eğer bu da işe yaramazsa bebek maskesiyle hava verirsiniz. TED وإذا لم ينفع ذلك، ساعدوهم على التنفس بقناع الأطفال.
    Eğer bu işe yaramazsa, ıslık çalın. Çığlık atmaya başlayın. Open Subtitles اذا لم ينفع هذا ,اطلقوا صفارتكن وابدأن فى الصياح
    Dediğini yaptık, cesetleri topladık ama hiçbir işe yaramadı. Open Subtitles فعلنا ما قلته استخرجنا الجثث هذا لم ينفع
    7-8 kere polisi aramışımdır, ama bir işe yaramadı. Open Subtitles لقد قمت بالإتصال بالشرطة حوالي 7 أو 8 مرات لم ينفع أبدا أنت تقول بأنـّها زوجة والده
    Şelasyon işe yaramadı. Kasları kötüleşmeye devam ediyor. Open Subtitles لم ينفع الاختلاب، وما زالت عضلاتها تتنكّس
    Bu işe yaramadı. Çaresiz kalmıştı, o yüzden... - ... telefonlar açıp arabanı yaktı. Open Subtitles وعندما لم ينفع هذا قامت بالمحادثات الهاتفية، حرق السيارة
    Belli ki bu çok işe yaramadı. Open Subtitles ومن الواضح، بأن ذلك لم ينفع بشكل صحيح كذلك
    Çünkü seninle konuşmayı önlemeye çalışıyordum. Görünüşe göre, işe yaramadı. Open Subtitles لإنّني أحاول تجنّب محادثتكِ، والذي كما يبدو لم ينفع
    Güzel. Çünkü son verdiğin adres işe yaramadı. Open Subtitles جيد، لأن العنوان الأخير الذي أعطيتنا إياه لم ينفع
    Hiçbiri işe yaramadı ve kıç deliği sonunda ona şöyle dedi: Open Subtitles لم ينفع شيء و فتحة الشرج قالت له
    Pervazları yağladım. İşe yaramadı. Open Subtitles لقد دهنت الشرفة بالغراء و لم ينفع
    Her şeyi denedik ama işe yaramadı. Open Subtitles لقد جربنا معه كل الطرق و لم ينفع شئ
    Birbirimizi görmezden geleceğiz dedik, işe yaramadı. Open Subtitles قلنا باننا سنتفادى بعضنا و هذا لم ينفع
    Eğer işe yaramazsa, yaramazsa pes edemezsiniz... Open Subtitles عليك أن تحاول ازالته. ولكن إذا لم ينفع هذا، إذا لم ينفع هذا، لا يمكنك الاستسلام.
    Tamam, ama bu işe yaramazsa rehineni bir kalkan olarak kullanmayı isteyebilirsin. Open Subtitles حسناً، لكن إن لم ينفع هذا ربما عليك أن تفكّر في استعمال رهائنك كدرع
    eğer bu işe yaramazsa, kızamık, sakat doğuma yol açmaz mı? Open Subtitles واذا لم ينفع هذا؟ أليست الحصبة تؤدي إلى العيوب الخلقية؟
    Kendim halletmeyi denedim fakat işe yaramıyor. Open Subtitles وكنت اريد فعلا ان أقوم به بنفسي ولكنه لم ينفع
    Bana söylediğin üzere buraya uyum sağlamak için çok fazla efor ve zaman harcamışsın ama işe yaramamış. Open Subtitles مِنْ الذي أخبرتَني به صَرفتَ الكثير مِنْ الوقتِ و الجُهد بالمحاولُة بالتأقلم هنا لَكنَّه لم ينفع أنت لديك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more