"لن أجعلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • izin vermeyeceğim
        
    • izin vermem
        
    • izin veremem
        
    • izin vermeyece-
        
    • izin vermeyecegim
        
    • izin vermezdim
        
    Daniel Christie, yarın o vahşi yarışa katılmana... izin vermeyeceğim! Open Subtitles دانيال كريستى , لن أجعلك ...تتسابق غدا فى هذه الهمجية
    Onu senin başka bir çıIgın testine sokmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles أنا لن أجعلك تعرضها لواحد من اختباراتك الجنونية
    Benim gibi kıt kanaat yaşamana izin vermeyeceğim, duydun mu? Open Subtitles لن أجعلك تعيش مثلي علي ما يسد الرمق ، أتفهم ؟
    Hayır! Ne senin ne de başkasının görmesine izin vermem. Asla! Open Subtitles لا, لن أجعلك أنت أو أي شخص أخر يري, أبدا ً
    Bunu yapmana izin veremem Frank! Görevimi yaptım, halkayı temizledim. Open Subtitles لن أجعلك تفعل هذا، لقد قمت بواجبي دائرة المقاومة إنتهت
    Hayir, evimde bunu yapmana izin vermeyecegim! Open Subtitles كلا ! لن أجعلك تفعلُ ذلك فيبيتي.
    Hayır efendim. Kötü hissetmenize izin vermeyeceğim, çünkü kalbinizden gelen buydu fakat bırakın size başsağlığı dileklerini söylesinler. Open Subtitles لا يا سيدي، لن أجعلك تشعر بالذنب لأن هذا كان من قلبك
    Kaybetmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles لكن لا تقلقي أيتها الجميلة لن أجعلك تخسرين
    Geçirdiğim her Noel'i mahvettin ve bunu da mahvetmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles أنت أفسدتي كل عيد ميلاد مر علي وأنا لن أجعلك تفسدين هذا علي أيضا
    Sabor de Soledad ile kârlı bir ciro anlaşmam var! Tüm bunları elimden almana izin vermeyeceğim. Nereden geldiğini biliyorum, Hector. Open Subtitles لدي عمل ذو دخل مربح بالتعامل مع سابور دي سولداد لن أجعلك تأخذ كل هذا مني
    Tutuklamadan beri nazik davranan tek insanı uzaklaştırmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles لن أجعلك تبعدين الشخص الوحيد الذي كان لطيفا معنا منذ اعتقال والدك
    Yani... Mutluluğumu kaçırmana izin vermeyeceğim ama... Üstüne bir şey eklediğin de yok. Open Subtitles لن أجعلك تأخذ فرحتي ولكن انت لست سعيد من أجلي
    Kusura bakma ama bu güzelim arabayı mahvetmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles آسف، ولكني لن أجعلك تخدشين هذه السيارة الجميلة
    Hırsını seviyorum, cidden seviyorum ama o anlaşmayı yapmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles أنا أحب شغفك ، أحب ذلك حقاً لكني لن أجعلك تحظى بذلك الإتفاق
    Bu işi devam ettirmem için, gözümü korkutmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles لن أجعلك تقنعني بالاحتفاظ بهذه الوظيفة
    Başını belaya sokarsan tavşanlara bakmana izin vermem. Open Subtitles وإذا إفتعلت مشكلة سوف لن أجعلك تعتني بالأرانب
    Ölmenize asla izin vermem. Merak etmeyin. Open Subtitles لن أجعلك تموتين أبدا، لا داعي لأن تقلقي
    Çünkü çocuklarıma bakıcılık yapmanıza asla izin vermem. Open Subtitles لأنني لن أجعلك تجالس أطفالي أبداً
    Seni piç, bize bunu yapmana izin veremem. Open Subtitles أنت يا بن اللعينه .. لن أجعلك تفعل هذا لنا
    Bunu yapmana izin vermeyecegim. Open Subtitles لن أجعلك تفعل هذا
    Sen söyleyecek olsan, geri almana asla izin vermezdim. Open Subtitles لو قلتها أبداً، لن أجعلك أبداً تتراجع عنهم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more