Bak, bana istediğin her şeyi yapabilirsin, sana hiçbir şey söylemeyeceğim. | Open Subtitles | انظر, يمكنك أن تفعل بى ما تشاء لن أخبرك بأى شىء |
Neden teşekkür ettiğini söyleyene dek neyin iyi ya da kötü gittiğini söylemeyeceğim. | Open Subtitles | فصححتها لن أخبرك بم حدث خطأ، أو صواب إلي أن تخبرني لم شكرتك |
Peki, madem öyle, ben de sana altının nasıl yapıldığını söylemeyeceğim. | Open Subtitles | حسنا , من الواضح أنا لن أخبرك ِ كيف تصنعين الذهب |
Tamam, söylemem. Kitabın ismi neydi? | Open Subtitles | لا ، لن أخبرك الآن ، ما اسم هذا الكتاب ؟ |
Şahsen bunun bir hata olacağını düşünüyorum ama hayatını nasıl yaşayacağını sana söyleyemem. | Open Subtitles | أنا شخصيا أعتقد بأن ذلك سيكون خطأ.. لكنني لن أخبرك كيف تعيش حياتك. |
Tabii, oturabilirsiniz ama size hiçbir şey anlatmayacağım. | Open Subtitles | يمكنك أن تجلس باتاكيد لكنني لن أخبرك بأي شيء |
- Peki, bu büyü mü var bizi alacağı, ama bana sürece ne olduğunu söyleyecek değilim. | Open Subtitles | حسناً ، هذه التعويذة ستأخذنا إلى هناك . لكنني لن أخبرك ما هي حتى تأخذيني |
Ne olduklarını söylemeyeceğim gece yatağa gelirken gözlüklerini taktığına emin ol. | Open Subtitles | لن أخبرك ما المكتوب عليها لذا ارتدِ نظارات القراءة في المساء |
Ne kadara geldiğini söylemeyeceğim ama merak etme, ben ısmarlıyorum. | Open Subtitles | لن أخبرك كم يكلف، لكن لا تقلق، أنا سأدفع ثمنه. |
Ama sana söylemeyeceğim, boşuna heyecanlanma. | Open Subtitles | ولكنى لن أخبرك فحوى الرسالة لهذا لا تثار وتفرح كثيراً |
Jandarma gibi davranıyorsun ama sana söylemeyeceğim. | Open Subtitles | تٌصر على معرفتها وكأنك محقق ولذا لن أخبرك |
Sana onun nerede olduğunu asla söylemeyeceğim! Asla! | Open Subtitles | أنا سوف لن أخبرك أبدا بماكنها أبداً أبداً |
Birisini söyleyeceğim, diğerini söylemeyeceğim. | Open Subtitles | أبي لديه وظيفتين سأخبرك بواحدة ، و لن أخبرك بالآخر |
Ama sana söylemeyeceğim, anladın mı , çünkü sızdıran ben değilim. | Open Subtitles | أترى, أنا أعرف من هو, أترى؟ لكنى لن أخبرك أترى, لأنى لا أسرب المعلومات |
Bu müstehcen değil. Ayrıca sana söylemeyeceğim. | Open Subtitles | هذا السر من مجموعة الأسرار الغير شقية وأنا لن أخبرك |
-Silahı bana verene kadar söylemem. | Open Subtitles | ماذا بداخل الصندوق ؟ لن أخبرك حتى تعطينى المسدس |
- Sana sürprizi söylediğimi onlara söyleme. söylemem dedim. | Open Subtitles | رجاء لا تخبرهم بأنني أخبرتك بالمفاجأه، فقد قلتهم إنني لن أخبرك |
Ama ne kadar boş boğaz biri olsam da, bunu sana asla söylemem. | Open Subtitles | بالرغم من أن لدي فم كبير إلا أني لن أخبرك أبداً |
sana söyleyemem, çünkü çok sinirlenirsin. | Open Subtitles | لن أخبرك لأن ذلك سوف يقودك الى الجنون |
Bana istediğini yapabilirsin çünkü Sana hiç birşey anlatmayacağım. | Open Subtitles | وجهى لى التهمة أو إتركينى أرحل لأنى لن أخبرك بشيء |
Dinleyin Komiser Edna'yla tartışmadığımızı söyleyecek değilim. | Open Subtitles | اسمع ملازم لن أخبرك أنني وهي لم نتشاجر |
Kimseyi görmedim, görseydim bile, sana söylemezdim. | Open Subtitles | . أنا لم أرى أى شخص , وحتى إذا رأيت , أنا لن أخبرك |