"لن أدعهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • izin vermeyeceğim
        
    • izin vermem
        
    • izin veremem
        
    • vermelerine izin
        
    • müsaade etmeyeceğim
        
    Fakat benimle oynamasına izin vermeyeceğim. Her ne pislik yaparsa yapsın 2 katını alacak. Open Subtitles و لكني لن أدعهم يسيئون الي مهما دبر لي سوف يرد اليه الضعف
    Senden kurtulmalarına da izin vermeyeceğim. Biz bir ekibiz. Open Subtitles لن أدعهم يخرجونكِ أيضاً، يفترض أننا فريق
    Ben öyle düşünmüyorum. Bu kadar kolay paçayı sıyırmalarına izin vermeyeceğim. Open Subtitles أنا لا أعتقد ذالك ، أنا لن أدعهم يورطونا بسهولة
    Bu süre zarfında, daha fazla insan öldürmelerine izin vermem. Open Subtitles و في هذه الأثناء، لن أدعهم يقتلوا المزيدَ من الناس.
    Beni aptal gibi görünmeye zorlamalarına izin vermeyeceğim. Open Subtitles لن أدعهم يجبرونني على الظهور كالأبله ثانية
    Beni bir canavara dönüştürmelerine benim makinemi, benim aklımı kullanmalarına izin vermeyeceğim. Open Subtitles لن أدعهم يحولونني إلى وحش لن أدعهم يستخدمون آلتي، و عقلي.
    Zaten bizden çok şey aldılar. Bunu da almalarına izin vermeyeceğim. Open Subtitles لقد سلبونا بالفعل الكثير لن أدعهم يأخذون هذا منا
    Onların nefreti körüklemesine izin vermeyeceğim. Open Subtitles حسناً، أنا لن أدعهم يستمرّوا في بناء تلك الكراهية.
    Seni morga götürmelerine ve kimsesizler mezarlığına gömmelerine izin vermeyeceğim. Open Subtitles لن أدعهم يأخذونَك إلى مشرحة ما و يدّفنوك في قبر غير معلوم
    Bunun suçunu çalışanlarımıza, sana, Jane'e ya da bana atmalarına da izin vermeyeceğim. Open Subtitles وأنا لن أدعهم يلصقون هذا على موظفينا أو عليك وعلى جين وعلي
    Daha fazla beni kandırmalarına, enayi yerine koymalarına izin vermeyeceğim! Open Subtitles لن أدعهم يعاملونني كأحمق أو مغفل بعد الآن
    Bu böyle devam edemez. Zaten devam etmesine izin vermeyeceğim. Open Subtitles لا يمكنني الإستمرار لن أدعهم يواصلوا
    Üzülme, sana tecavüz etmelerine izin vermeyeceğim. Open Subtitles لا تقلق، أنا لن أدعهم يغتصبونك
    Anne, seni almalarına izin vermeyeceğim. Bırakın! Onu bırakın! Open Subtitles لن أدعهم يأخذوك يا أمى- دعه أيها المتوحش-
    Onlara yardım etmeyi reddettim. Kendimi kurtarmalarına izin vermeyeceğim. Open Subtitles أرفض مساعدتهم لن أدعهم ينقذونني
    Kimsenin kanunları beni ve ailemi öldürmek için kullanmasına izin vermem. Open Subtitles لن أدعهم يستخدمون القانون لقتلي وعائلتي جون
    Güzel malı almalarına izin vermem demiştim. Open Subtitles أخبرتك لن أدعهم أبداً يأخدون الأشياء الجيدة
    Aramıza girmelerine izin vermem. Open Subtitles لن أدعهم أبداً يقفون في طريقنا
    Hayır, ulusal güvenliğin bu şekilde tehlikeye atılmasına izin veremem. Open Subtitles كلا، لن أدعهم يهددون أمن بلادنا
    Bebeğim, sana zarar vermelerine izin vermem. Open Subtitles حبيبتي ، لن أدعهم يؤذونكِ أعدكِ، مفهوم؟
    Hayır, ben bu işten yıkanıp çıkmalarına müsaade etmeyeceğim. Open Subtitles لا، أنا... أنا لن أدعهم يغسلون أيديهم من هذا الأمر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more