Anne, ben özür dileyemem. Bunun için özür dilemeyeceğim. | Open Subtitles | أمّي، لا أستطيع الاعتذار لن أعتذر على هذا |
Aptal olduğunu düşündüğüm için özür dilemeyeceğim. | Open Subtitles | نعم، أنا لن أعتذر ... على ما أفكر به فقط لا تقل أي شيئ آخر |
Ve sana iyi davrandığım için özür dilemeyeceğim. | Open Subtitles | وأنا لن أعتذر على تعاملي الجيد معكِ. |
Tamam, başarılı olduğum için özür dilemeyeceğim. | Open Subtitles | حسناً، أنا لن أعتذر على كوني ناجحاً. |
Happy, evvelce yaptığım hareket için özür dilemeyeceğim çünkü amacım seni korumaktı. | Open Subtitles | (هابي)، لن أعتذر على ما فعلته في وقت سابق، لأنني أردتُ حمايتكِ. |
Böyle olduğum için özür dilemeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن أعتذر على ما أنا عليه |
Çocuğumu koruduğum için özür dilemeyeceğim. | Open Subtitles | . لن أعتذر على حماية طفليّ |
Bak, yaptığım şey için özür dilemeyeceğim. | Open Subtitles | أصغ، لن أعتذر على ذلك. |
Kardeşinle ilgilendiğim için özür dilemeyeceğim. | Open Subtitles | لن أعتذر على اهتمامى بأخيك |