Birleşik Devlet Başkanına yalan söylemem. | Open Subtitles | لن أكذب على رئيس الولايات المُتحدة. |
Takımıma yalan söylemem. | Open Subtitles | لن أكذب على فريقي |
Sandalyeye mahkum bir kadına yalan söylemeyeceğim. eğer babam Darnell'i öğrenirse mirasından zırnık alamam. | Open Subtitles | أنا لن أكذب على إمراة تجلس على كرسي معوقين |
Sonra görşürüz. Demek istediğim şu; polise yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | أحذركِ لأني لن أكذب على .. الشرطة، لذًا عندما يهاتفوني |
Ben evlendiğimde karıma hiçbir zaman böyle bir yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | عندما أتزوج, لن أكذب على زوجتي بهذه الطريقة |
Evet bir çok kez. Oğlumuza yalan söyleyemem Hales. | Open Subtitles | أجل,عديد من المرات (أنا لن أكذب على الفتى,(هيليز |
- Hayır. Anneme yalan söyleyemem. | Open Subtitles | -كلاّ، لن أكذب على أمّي |
Ve bunu yaparsan ve yakalanırsan sanık sandalyesinde yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | وإذا فعلت ذلك وتم القبض عليك لن أكذب على منصة الشهود |
Ben bu işe karışmam. Arkadaşıma yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | حسناً , أنا لن أقوم بذلك , أنا لن أكذب على أصدقائي |
Aklından bile geçirme. Polise yalan söylemeyeceğim. - Lütfen. | Open Subtitles | انسى الأمر ، أنا لن أكذب على الشرطة |
Gerçek şu ki, bulgularımız hakkında federal hükümete yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | -الحقيقة , لن أكذب على الحكومة الفدرالية. -عمّا إكتشفناه . |
Vali'ye bu konuda yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | لن أكذب على الحاكم بشأن هذا الامر |
Hayır, Clark'a yalan söyleyemem. | Open Subtitles | كلاّ. لن أكذب على (كلارك). |