Alas, bugün o mükemmel öğle yemeklerine ihtiyacım olmayacak. | Open Subtitles | اخيرا ، سوف لن احتاج الي واحده من وجباتك الشهيه اليوم. |
Başka kıyafete ihtiyacım olmayacak çünkü bir daha evden çıkmayacağım. | Open Subtitles | لن احتاج الى ملابس بعد الآن لأنني لن أغادر هذا المنزل أبداُ |
Artık gördüğünüze göre, bundan sonra havluya ihtiyacım olmayacak. | Open Subtitles | .. حسناً الأن بما انك رأيته انا لن احتاج منشفة من الان فصاعدا |
Ve hayatım boyunca tiramisu yapmaya ihtiyacım olacağını hiç mi hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | لا اقصد الاهانة، ولكن اعتقد بأني لن احتاج قط الى ان اعد الكعك المحلى الايطالي |
Evet, onlara ihtiyacım olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | نعم ، لن احتاج لها |
Bunlara hiç ihtiyacım olmayacak ki. | Open Subtitles | لن احتاج لهذه الامور ابدا على اي حال |
Banyoda bunlara ihtiyacım olmayacak | Open Subtitles | لن احتاج الى هذه في الحمام |
Teşekkürler ama sanırım yatacak yere ihtiyacım olmayacak. | Open Subtitles | شكرا لك لن احتاج لهذا السرير |
Eğer Waldorf'lara gitmiyorsak bu takılara ihtiyacım olmayacak sanırım. | Open Subtitles | أظن أني لن احتاج إلى هذه الخردوات إذا كنا لن نذهب إلى (دار آل (والدورف |
Mermiye ihtiyacım olmayacak. | Open Subtitles | لن احتاج الى رصاصات |