Binlerce saat daha çalışabilirim, ...ama John beni asla affetmeyecek. | Open Subtitles | أنا يمكن أن تفعل ألف ساعة أنا لن يغفر لي. |
Kartopu bunun için asla affetmeyecek beni. | Open Subtitles | سنوبل لن يغفر لي أبدا من أجل هذا تـــرجمة: |
Eğer gün geçirmek bir adam sonra yas tutuyorum kim, ya asla affetmeyeceğim | Open Subtitles | أنت ِ قضيت ِ أيامك ِ متلهفة وراء الرجل , الذي لن يغفر لك ِ أبدا |
Eğer o aramayı yaparsan, seni asla affetmeyeceğim. | Open Subtitles | الآن، وجعل لكم هذا النداء، وأنا لن يغفر لك. |
Olmaz! Babası beni asla affetmez. | Open Subtitles | لا , والدها لن يغفر لى ذلك يجب ان اخذها للمنزل |
Beraberinde evime lanet saçan ve beni asla affetmeyeceğini söyleyen oldukça nahoş bir not gönderdi. | Open Subtitles | مصحوبة بملحوظة حقيرة يتمنى اللعنة على بيتى ويقول انه لن يغفر لى. |
"Siz başkalarının suçlarını bağışlamazsanız Rabbiniz de sizin suçlarınızı bağışlamaz." | Open Subtitles | إذا لم تغفر أخطاء الرجال، فالرب لن يغفر أخطاءك |
Uther, bir büyücüyle işbirliği yaptığını öğrenirse, seni asla affetmeyecektir. | Open Subtitles | أوثر) لن يغفر لك، لو عرف) أنك قمت بالتعاون مع ساحرة |
İşte bu yüzden, Kral sizi asla affetmeyecek. Tanrı da affetmeyecek! | Open Subtitles | لن يغفر لكم الملك, ولا حتى الرب |
Tanrı bizi asla affetmeyecek çocukları bile. | Open Subtitles | لن يغفر الله لنا ولا الأطفال حتى |
Beni asla affetmeyecek. | Open Subtitles | وقالت انها سوف لن يغفر لي. |
Tanrı bizi asla affetmeyecek. | Open Subtitles | الله لن يغفر لنا أبدا. |
Ona yaptıklarımı asla affetmeyecek. | Open Subtitles | لن يغفر ما فعلته له |
- Eğer ölürse kendimi asla affetmeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن يغفر نفسي. |
Jason seni asla affetmeyeceğim. | Open Subtitles | جيسون لن يغفر لك. |
Kız ya da erkek, bunu asla affetmeyeceğim! | Open Subtitles | فتى أو فتاة، أنا لن يغفر! |
Anahtarları kaybettiğimi öğrenirse Bay Poirot, beni asla affetmez. | Open Subtitles | السيد "بوارو" لن يغفر لي إن عرف أني أضعت المفاتيح |
Doğru yere değindin, ama Nate de seni asla affetmez, S ile babanın arasında olanları düzeltmediğin sürece tabii. | Open Subtitles | لقد وضحتي فكرتك ولكن (نايت) لن يغفر لكِ الا اذا قمتي باصلاح ما سببتيه من حطام بين "اِس" وابيكي |
Aarfa'nın onu asla affetmeyeceğini biliyor. | Open Subtitles | لأنه يعلم أن Aarfa لن يغفر له. |
Babanız da sizin suçlarınızı bağışlamaz.." | Open Subtitles | " أيضا لن يغفر لك أبوك الذي في السموات" |
Sizi asla affetmeyecektir. | Open Subtitles | لا يجب أن تهرب ( نازتشوف ) لن يغفر لك |