"لن يغفر" - Translation from Arabic to Turkish

    • asla affetmeyecek
        
    • asla affetmeyeceğim
        
    • asla affetmez
        
    • asla affetmeyeceğini
        
    • bağışlamaz
        
    • asla affetmeyecektir
        
    Binlerce saat daha çalışabilirim, ...ama John beni asla affetmeyecek. Open Subtitles أنا يمكن أن تفعل ألف ساعة أنا لن يغفر لي.
    Kartopu bunun için asla affetmeyecek beni. Open Subtitles سنوبل لن يغفر لي أبدا من أجل هذا تـــرجمة:
    Eğer gün geçirmek bir adam sonra yas tutuyorum kim, ya asla affetmeyeceğim Open Subtitles أنت ِ قضيت ِ أيامك ِ متلهفة وراء الرجل , الذي لن يغفر لك ِ أبدا
    Eğer o aramayı yaparsan, seni asla affetmeyeceğim. Open Subtitles الآن، وجعل لكم هذا النداء، وأنا لن يغفر لك.
    Olmaz! Babası beni asla affetmez. Open Subtitles لا , والدها لن يغفر لى ذلك يجب ان اخذها للمنزل
    Beraberinde evime lanet saçan ve beni asla affetmeyeceğini söyleyen oldukça nahoş bir not gönderdi. Open Subtitles مصحوبة بملحوظة حقيرة يتمنى اللعنة على بيتى ويقول انه لن يغفر لى.
    "Siz başkalarının suçlarını bağışlamazsanız Rabbiniz de sizin suçlarınızı bağışlamaz." Open Subtitles إذا لم تغفر أخطاء الرجال، فالرب لن يغفر أخطاءك
    Uther, bir büyücüyle işbirliği yaptığını öğrenirse, seni asla affetmeyecektir. Open Subtitles أوثر) لن يغفر لك، لو عرف) أنك قمت بالتعاون مع ساحرة
    İşte bu yüzden, Kral sizi asla affetmeyecek. Tanrı da affetmeyecek! Open Subtitles لن يغفر لكم الملك, ولا حتى الرب
    Tanrı bizi asla affetmeyecek çocukları bile. Open Subtitles لن يغفر الله لنا ولا الأطفال حتى
    Beni asla affetmeyecek. Open Subtitles وقالت انها سوف لن يغفر لي.
    Tanrı bizi asla affetmeyecek. Open Subtitles ‫الله لن يغفر لنا أبدا.
    Ona yaptıklarımı asla affetmeyecek. Open Subtitles لن يغفر ما فعلته له
    - Eğer ölürse kendimi asla affetmeyeceğim. Open Subtitles أنا لن يغفر نفسي.
    Jason seni asla affetmeyeceğim. Open Subtitles جيسون لن يغفر لك.
    Kız ya da erkek, bunu asla affetmeyeceğim! Open Subtitles فتى أو فتاة، أنا لن يغفر!
    Anahtarları kaybettiğimi öğrenirse Bay Poirot, beni asla affetmez. Open Subtitles السيد "بوارو" لن يغفر لي إن عرف أني أضعت المفاتيح
    Doğru yere değindin, ama Nate de seni asla affetmez, S ile babanın arasında olanları düzeltmediğin sürece tabii. Open Subtitles لقد وضحتي فكرتك ولكن (نايت) لن يغفر لكِ الا اذا قمتي باصلاح ما سببتيه من حطام بين "اِس" وابيكي
    Aarfa'nın onu asla affetmeyeceğini biliyor. Open Subtitles لأنه يعلم أن Aarfa لن يغفر له.
    Babanız da sizin suçlarınızı bağışlamaz.." Open Subtitles " أيضا لن يغفر لك أبوك الذي في السموات"
    Sizi asla affetmeyecektir. Open Subtitles لا يجب أن تهرب ( نازتشوف ) لن يغفر لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more