"لن يموت" - Translation from Arabic to Turkish

    • ölmeyecek
        
    • ölmeyeceğini
        
    • ölmeyeceğiz
        
    • ölmez
        
    • ölmedi
        
    • ölecek
        
    • ölmüyor
        
    • ölseler bile yine
        
    • ölmek zorunda değil
        
    Burada bir idam için toplandığınızı biliyorum ama bugün burada başka kimse ölmeyecek. Open Subtitles أعرف أنكم أتيتم هنا جميعاً لتنفيذ الإعدام ولكن لن يموت أحداً هنا اليوم
    O ihtiyar asla ölmeyecek, dağlardan bile uzun yaşayacak. Open Subtitles هذا الرجل العجوز لن يموت سيعيش عمر أطول من عمر الجبال
    Ama, Yaşlı Adam hiçbir yere devrilmiyor. ölmeyecek o. Open Subtitles و لكن الرجل العجوز لن يسقط فى أى مكان ، إنه لن يموت
    Yoksa çocuğun burada ölmeyeceğini binlerce yıl boyunca ölmüş olmayı dileyeceğini bil. Open Subtitles او,اعتقد ان الطفل لن يموت هنا لمدة الف سنه ستكون امنيته الاغلى ان يعود
    Ama hepimiz ölmeyeceğiz. Şansım varsa ben ölmeyeceğim. Open Subtitles ،لكن لن يموت الجميع .ربما أستطيع النجاة، مع بعض الحظ
    Tanrının merhametli ve sevgi dolu kucağında hepimiz bir araya gelelim, söz verildi ki, inanarak yaşayanlar asla ölmeyecek. Open Subtitles سنجتمع معاً مرة أخرى عند الله بحب وعناق دافئ لأنه من يحيا وهو مؤمن بي لن يموت أبداً
    Gördün mü, Sana söyledim. Kimse için ölmeyecek. Open Subtitles إنظري، لقد أخبرتك إنه لن يموت من اجل اي شخص
    Ölürsek, güzel kokarak ölürüz. Kimse ölmeyecek, tamam mı? Open Subtitles عظيم.عندما نموت,نموت ونحن برائحه عطره لن يموت احد؟
    - Hayır ölmeyecek. Yanında duran o adam onun doktoru. Open Subtitles لا، لن يموت ذلك الرجل الذي بجانبه إنه طبيبه
    EKG'sine çoktan baktım Çaylak, bana güven. Gelecek otuz dakika içinde kesinlikle ölmeyecek. Open Subtitles لقد نظرت مسبقاً إلى نتيجة تخطيط قلبه وثق بي ، هو لن يموت خلال الـ30 دقيقة القادمة
    Bir saat için de oylama bitecek ve ben de eminim ki hiçbir şekilde Joey ölmeyecek. Open Subtitles سوف ينتهى التصويت بعد ساعة ولقد تأكدت من ان جوى لن يموت ابدا
    Bugün hiç kimse ölmeyecek. Vuramayacaksın bile. Open Subtitles لن يموت أحداً الليلة أنتِ حتي لن تقومين بإيذائه
    Bu gece kimse ölmeyecek. Ne biz, ne de aile, hiç kimse. Open Subtitles لن يموت أحد الليلة ليس نحن ليس هذه العائلة
    Ordu bir yemin etti. Hitler'le birlikte ölmeyecek bir yemin. Open Subtitles الجيش أقسم قسماً مقدساً قسماً مقدساً لن يموت فقط بموت هتلر
    Ulusal yarışmalar için burs kazanma düşüm hiçbir zaman ölmeyecek. Open Subtitles و حلمي للفوز بعرض الفيديو من أجل المسابقة الوطنية لن يموت ♪ ..
    Lanet olsun. Daha yeni oradaydım. Bugün ölmeyeceğini söylemişti. Open Subtitles تباً لقد كنت هناك أخبروني أنه لن يموت اليوم
    ölmeyeceğini öngörseydi daha etkileyici olmaz mıydı? Open Subtitles كان بالإمكان أن يكون أكثر تأثيراً لو توقّع أنّه لن يموت
    -Hayır, hepimiz aynıyız böylece ölmeyeceğiz. Open Subtitles لا, لن يموت أحد لأننا متعادلين
    Onu ellerinin arasına alıp sıkıştırıp ezsen bile yine ölmez. Open Subtitles حتى لو ربطت يده وقدمه وطعنته , فانه لن يموت
    Ama Amaya yaşıyordu,o gece ölmedi ... ve bir gün,çok geç olacak,hepsini biliyordu. Open Subtitles ولكن "امايا" أخبرتنى أنه لن يموت أى منا فى تلك الليلة وأنه فى يوم ما,عندما يكون الوقت قد تأخر فإنه قد يعرف كل شىء
    Terry ya Başbakanı korurken ölecek ya da Terry ilelebet yaşayacak! Open Subtitles تيري سيموت وهو يحمي الرئيس الامريكي او تيري لن يموت ابدا
    Merak etmeyin Bu hikayede kimse ölmüyor Open Subtitles لا تقلقوا لن يموت أحد في هذه الرواية
    Bana inananlar ölseler bile yine de yaşayacaklar. Open Subtitles وwhosoever liveth وbelieveth فيّ لن يموت."
    Ben hapse girmiyorum Chris ölmek zorunda değil... en iyisi de Gumbel 2 Gumbel tekrar yayında Open Subtitles لن اذهب الى السجن, كريس لن يموت... ...والافضل من ذلك, جمبلز جمبلز عاد للعرض .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more