"لن يهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • fark etmez
        
    • önemi olmayacak
        
    • önemi kalmayacak
        
    • önemi kalmaz
        
    • önemi yok
        
    • fark etmezdi
        
    • sorun olmayacak
        
    Herif kafamı patlatsa da fark etmez. Open Subtitles لن يهم الامر اذا قام هذا الشخص بأصابة وجهى أيضا
    Evet, fark etmez. Open Subtitles كلا, لن يهم, لكن إن لم يعرف ربما قد نحصل على شيء
    Efendim, eğer geçit patlarsa üssün neresinde olduğumuzun pek bir önemi olmayacak. Open Subtitles سيدي إذا انفجرت البوابة لن يهم أين نحن في القاعدة
    Dönüşü olmayan bir noktadalar, onları dışarı çıkarmamızın önemi olmayacak. Open Subtitles أنظر، لو وصلوا لنقطة اللاعودة، لن يهم إذا أخرجناهم أم لا.
    Ama herhangi bir şeyden şüphelenirse... istediğimiz şeyin bir önemi kalmayacak. Open Subtitles لكن إذا إشتبه بأيّ شيء، ما نريده لن يهم بعد ذلك
    Bak, endişe etmene gerek yok bu iş bittiği zaman hiç önemi kalmayacak. Open Subtitles ليس عليك القلق حيال الأمر متى ما عقدت الصفقة لن يهم شيئاً من ذلك
    Okyanusu kendi lehinde kullanmayı öğrenirsen boyutun önemi kalmaz. Open Subtitles تتعلم كيف تجعل المحيط يعمل لك و عندئذ الحجم لن يهم.
    Tabii ki pek bir önemi yok, çünkü hepsi öldü şimdi. Open Subtitles بالطبع لن يهم ذلك .. لأنهم كلهم موتى الآن
    Değiştirmeseydim bile fark etmezdi çünkü şu an seninle birlikte. Open Subtitles وحتى لو انني لم اغير رأيي لن يهم لإنه معك الأن
    Bu bir sorun olmayacak. Onu yakalar yakalamaz, onu şahit olarak kullanırız. Open Subtitles لن يهم بالرغم من ذلك ...بمجرد أن نمسك بزعيمه
    İki taraf da suçluysa fark etmez zaten. Open Subtitles لن يهم على أية حال مع وجود الجنحة على كلا الطرفين .. لا ..
    Bana bahçede daha uzun süre veya mutfakta iş bulacağını söylesen de hiç fark etmez, çünkü inanmam. Open Subtitles قلت أنك ستعطني وقتاَ إضافياَ في الساحة ووظيفة في مطبخ السجن لن يهم لأنني لن أصدق
    Yani bu çocuğu öyle çok seveceğiz ki, adının hiç bir önemi olmayacak. Open Subtitles أقصد، أننا سنحب هذا الطفل كثيراً لدرجة لن يهم إسمه
    Böylece biz evlendikten sonra, ben doktorun kalesinde yaşamaya başladığımda yani artık önemi olmayacak bir zamana kadar gerçeği öğrenemeyecek. Open Subtitles إلى أن نتزوج وهذا لن يهم لأني سأعيش في قصر طبيب
    - O adam Regina'nın burada yaşadığını öğrenirse bunun bir önemi kalmayacak. Open Subtitles ‫ -‬حسنا، هذا لن يهم. ان اكتشف الشخص ان ريجينا تسكن هنا.
    O soruyu bana bir daha sorma çünkü kazanınca serbest kalacaksın benim düşüncemin önemi kalmayacak. Open Subtitles اذاً، لا تسأليني هذا السؤال مرةً أخرى لأن بعد ما انتصر ستصبحين طليقة و ما اعتقده لن يهم
    Sen şef olunca, önemi kalmaz. Bu iyi. Open Subtitles حينما تصبح الزعيم , لن يهم الأمر .أقصدأنكستصبحالرئيس,هذا.
    Eğer tamamını her şeyimizi vermezsek skor tabelasının ne gösterdiğinin önemi kalmaz, kaybederiz! Open Subtitles اذا لم نفعل كل ما بوسعنا اذا لم نعط للأمر كل ما نملكه حينها لن يهم ما تقوله لوحة النتيجه عما اذا
    Ben daha yeni 13 oldum yani kardeşin yaşındayım fakat yakında yaş farkımızın bir önemi kalmaz. Open Subtitles الذي نفس عمر أخيكِ الصغير لكن قريباً إن إختلاف أعمارنا لن يهم
    Eğer petrolü bir an önce yollamazsam ne yaptığının pek bir önemi yok. Open Subtitles إذا لم أنقل النفط قريبًا لن يهم ما الذي سيفعله
    Bak, fark etmezdi zaten. Open Subtitles انظر, فإنه لن يهم على أي حال
    Ondan sonra, bu sorun olmayacak. Open Subtitles بعد هذا، لن يهم أي شيء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more