"لها تاريخ" - Translation from Arabic to Turkish

    • geçmişi var
        
    • bir tarihi
        
    • tarihi var
        
    • bir geçmişi vardır
        
    Ortaçağa ait işkence tekniklerinin uzun ve ağır bir geçmişi var. Open Subtitles تقنيات تعذيب من القرون الوسطى لها تاريخ طويل و عميق
    Sarah ve Saul haklıydı. Bur şirketin bir geçmişi var. Open Subtitles سارة وسول كانا محقين، الشركة لها تاريخ
    Lincoln ailesinin hayırseverlikle alakalı uzun bir geçmişi var. Open Subtitles This Lincoln family لها تاريخ طويل في العمل الخيري
    Ayni cinsle cinsel ilişkiye karşı herhangi bir kanunu yok ve İslami mistik bir gelenek olan Süfizm'in de ülkede uzun bir tarihi var. Open Subtitles ليس لديها قوانين ضد العلاقات الجنسية المثلية و لها تاريخ طويل مع الصوفية و هو تقليد زهد إسلامى
    Ama bu proje sayesinde aslında Rusya'nın farklı bir tarihi olabileceğini, ve diğer her ulus gibi demokratik bir geleceği olabileceğini görüyoruz. TED ولكن مع هذا المشروع، نرى أن روسيا كان يمكنُ أن يكون لها تاريخ مختلف والمستقبل الديمقراطي، كان أو لا يزال ممكنًا كأي دولة أخرى.
    Ailemin Fieldmont'la uzun bir geçmişi vardır bende bu efsaneyi devam ettirmek istiyorum. Open Subtitles عائلتي لها تاريخ طويل في حقل مونت, وانا اود ان اكمل هذا التراث
    Carter B. ve Solkerk çetesiyle geçmişi var. Open Subtitles لها تاريخ مع ( كارتر بي) وطاقم (سولكرك)
    Carter B. ve Solkerk çetesiyle geçmişi var. Open Subtitles لها تاريخ مع ( كارتر بي) وطاقم (سولكرك)
    Lakewood'un bir tarihi olduğunu biliyordum. Open Subtitles علمتُ أنّ بلدة ''لايكوود'' لها تاريخ.
    İnanılmaz bir tarihi var. Open Subtitles لها تاريخ رائع حقا
    Bazılarının tarihi var. Open Subtitles وأخرى لها تاريخ
    Uluslararası şirketlerin zalim yönetimleri hoşgörmede uzun ve kara bir geçmişi vardır. Open Subtitles تنقلات المؤسسات لها تاريخ طويل ومظلم بالتغاضي عن إستبداد الحكومات.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more