"لها صلة" - Translation from Arabic to Turkish

• bir ilgisi
• bağlantılı
• bir alakası

Onun üzerinde dokuz saat boyunca çalışmanın bununla bir ilgisi olabilir.
في رأيي أن الساعات التسع التي أمضيتها بعلاجه.. لها صلة بالأمر

Düzgün yetiştirilmenin bununla bir ilgisi yok. - Gerçekten mi?
حيث أن تربيته الجيدة , لم يكن لها صلة بالموضوع

Bana göre bu kazanın Kira'nın yakalanmasıyla bir ilgisi var; bu yüzden birlikte çalışmamızı teklif ediyorum.
أنا أعتقد أن هذه الحادثة لها صلة بالقبض على كيرا ، نحن نود أن نعرض تعاوننا الكامل

Gizli Servis bunun işle bağlantılı olabileceğini düşünüyor.
مكتب التحقيقات يعتقد ان الجريمة لها صلة بطبيعة عمله

Babası kızının Hazlit'le bağlantılı olduğunu öğreniyor ve Clifton Garber kanıtını kaybediyor.
يكتشف والدها أن لها صلة بهازلت فيفقد كليفتون غابر عذر تواجده

Bunun mesleklerimizle bir alakası yok, bu kadarını söyleyebilirim.
أعمالنا ليست لها صلة بما يحدث أستطيع قول هذا

Ne kadar uzun süredir tanıdığının bu olay ile bir alakası yok.
معرفتك له ليس لها صلة بالموضوع

Ayakla herhangi bir ilgisi yok, tabi ki...
ليست لها صلة بأي طريقة كانت بالقدم ، بالطبع.

Onun bu işle bir ilgisi yok, tamam mı?
حسناً، ليس لها صلة بالأمر، اتفقنا؟

Josie ile bir ilgisi olabilir diye düşündüm.
خطر لي أن قد يكون لها صلة بـ"جوسي".

Sanırım arkadaşın Lori'nin bununla bir ilgisi var.
أعتقد أن صديقتك (لوري) لها صلة بهذا

Peki ya N.A.T. kulübüyle bir ilgisi varsa?
ماذا إذا كان لها صلة ما بفريق ( (N.A.T؟

- Çete bağlantılı mı?
على بعد اقل من نصف ميل من محطة تعبئة الوقود كذلك لها صلة بأعمال العصابات ؟

Uyuşturucu bağlantılı olduğunu mu düşünüyorsun?
إ‫ذن فأنت تظنين أن القضية لها صلة بالمخدرات؟

Pekala, bu oda otelin iyileşme suitleriyle de bağlantılı.
حسن، هذه الغرفة لها صلة أيضاً بأجنحة النقاهة الطبية في الفندق

Yani bizim davamızla bir alakası yok.
إذا ليس لها صلة في قضيتنا

Alakasız görünüyordu. Yoksa bir alakası mı var?
لا يبدو أنّ لها صلة.