Hey koca adam, Bu sabah için bir personel toplantımız yok muydu? | Open Subtitles | مرحباً أيها الرجل الكبير أليس لديك جدول مقابلة لهذا الصباح ؟ لقد تم إلغائه |
Bu sabah için yapılmış bir rezervasyonu onaylayacaktım. | Open Subtitles | أجل، أنا أؤكّد حجزاً لهذا الصباح |
Sadece Bu sabah için, rica ediyorum. | Open Subtitles | أنا أطلب ذلك فقط لهذا الصباح |
..bu sabahki tören provalarına devam edip edemeyeceklerini sordu. | Open Subtitles | وتريد أن تعرف بشأن بروفة الإستعراض لهذا الصباح |
Ve ben Tim Langhorn. bu sabahki ilk haberimiz... | Open Subtitles | معكم ايضا تيم لانجهورن اهم الاخبار لهذا الصباح : |
İşte burada, bu sabahki veritabanının GPS'i. | Open Subtitles | وها نحنُ ذا, هاهي بياناتُ نظامِ الملاحةِ لهذا الصباح |
Sana Bu sabah için teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | أردت أن أشكرك لهذا الصباح |
Sana Bu sabah için teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | أردت أن أشكرك لهذا الصباح |
Bu sabah için sağ ol. | Open Subtitles | شكرا لهذا الصباح. |
Bu sabah için özür dilerim. | Open Subtitles | نعم. آسف لهذا الصباح. |
Lux, Bu sabah için özür dilerim. | Open Subtitles | لوكس ، أنا اعتذر لهذا الصباح |
Bu sabah için Letty'i yeniden ayarladım. | Open Subtitles | لقد جدولتُ موعد (ليتي) لهذا الصباح |
Tamam, bunlar bu sabahki bahşişleriniz. | Open Subtitles | حسناً, سأوزع البقشيش لهذا الصباح |
-Ama bu sabahki konumuz politika değil. | Open Subtitles | ولكن لا علاقة لهذا الصباح بالسياسة |
bu sabahki hoş memur. | Open Subtitles | إنه الشرطي الوسيم لهذا الصباح |
Bayan Plunkett, bu sabahki randevularımı iptal edin. | Open Subtitles | آنسة (بلانكت) قومي بإلغاء يومياتي لهذا الصباح. |
Penny'nin bu sabahki zeka oyunu. | Open Subtitles | أحجية خاصة بـِ (بيني) لهذا الصباح |