İşte Bu yüzden ninemle biraz ayrı kalmaya karar verdik. | Open Subtitles | على أية حال ، لهذا قررت أنا وجدتي الإفتراق لوهلة |
Bu yüzden kendimi haklı çıkarmayı bırakıp hayatımda ilerlemeye karar verdim. | Open Subtitles | لهذا قررت التوقف عن اختلاق الأعذار. وأبدأ بالتقدم إلى الأمام بحياتي. |
Bu yüzden arkadaşlarım ve ben bu konuyu daha derin incelemeye karar verdik. | TED | لهذا قررت أنا وزملائي أن نلقي نظرة أعمق على هذا الأمر. |
Bu yüzden bu sembolik yüzüşü yapmaya karar verdim, dünyanın tepesinde, buzlarla donmuş olması gereken, fakat şimdi süratle erimekte olan bir yerde. | TED | لهذا قررت ان اقوم بهذه السباحة الرمزية على راس العالم في مكان متجمد، و هو الان يذوب بسرعة. |
Evet. İşte bunun için polis olmaya karar verdim. Bunu biliyorsundur diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | نعم، لهذا قررت أن أصبح شرطيّة اعتقدت فقط بأنك يجب أن تعرف ذلك |
İşte Bu yüzden daha zor bir parçayı söylemeye karar vermiştim. Verdi'nin Rigelotto'sundan bir aryayı. | Open Subtitles | و لهذا قررت أن أغني أغنيه تحدي و هي لـ فيرديس ريفولتو |
Bu yüzden yarın kaydımı işletme fakültesine aldırıyorum! | Open Subtitles | لهذا قررت التحول إلى كليّة إدارة الأعمال. |
Ama hiç de hayal ettiğimiz gibi biri çıkmadı Bu yüzden burada kalmaya karar verdim. | Open Subtitles | , اتضح . . انه ليس كما تخيلته بالضبط و لهذا قررت البقاء |
Bu yüzden New York a gelip onunla yemek yemeye karar verdim | Open Subtitles | لهذا قررت ان اتي الى نيويورك وافاجئه بوجودي هنا |
Sanırım bu onun kaldırması için çok ağırdı, Bu yüzden gerçek olmadığını düşündü. | Open Subtitles | أعتقد أنه كان بشع جداً لتتحمله لهذا قررت أنها ليست حقيقة |
Dolandırıcılığın peşini bırakmazlar. Bu yüzden bu yeleği taktım. | Open Subtitles | كُل ما يفعلونه هو الهراء لهذا قررت القيام بهذه الزيارة |
Bu yüzden mi ölen bir adamın son dileğini yerine getirdin? | Open Subtitles | لهذا قررت مساعدة رجل ميت يطلب اخر امنية له |
Bunun olacağını hissettim Bu yüzden soloyu seçtim | Open Subtitles | ♪ توقعت حدوث هذا , لهذا قررت الغناء بمفردي ♪ |
-Benim ailemde de birçok kavga, birçok şiddet vardı. Bu yüzden farklı bir yol seçtim. | Open Subtitles | في أسرتي الكثير من القتالات والعنف، لهذا قررت اختيار طريق مختلقة |
Bu yüzden uzun zaman önce bir çocuk bulmaya karar verdim. | Open Subtitles | لهذا قررت منذ زمن طويل أن أَبحث عن طفل |
Lindsayler komple sahte. Bu yüzden amigo olmamaya karar verdim. | Open Subtitles | ليندسي مزيفة , لهذا قررت ألا أصبح مشجعة |
Bu yüzden, ülkedeki tüm Asyalı'ları sınır dışı etmeye karar verdim. | Open Subtitles | لهذا قررت طرد كل عملائها من البلد |
Bu yüzden, ülkedeki bütün Asyalıları sınır dışı etmeye karar verdim. | Open Subtitles | لهذا قررت طرد كل عملائها من البلد |
Bu yüzden ikisinin aynı olduğuna karar verdin. | Open Subtitles | لهذا قررت بأنهم واحد وأنه نفس الشخص |
İşte bu sebeple hikayemi anlatmaya karar verdim ve benim hikayem başka kadınlar için biraz fazla pozitif. | TED | لهذا قررت حكاية قصتي كي تكون معاناتي شيئا ايجابيا لنساء اخريات |