Değer verdiğim birinin başı belada ve bu kulüple alakalı. | Open Subtitles | شخص أهتم به في مشكلة وهذا النادي له دخل بذلك |
- Özür dilerim. Bak, bu suçlamayla alakalı değil. | Open Subtitles | أسمعي، هذا ليسَ له دخل بالملامة |
Acaba o sandvicin krizle bir ilgisi olması mümkün mü? | Open Subtitles | هل من الممكن هذا الساندويتش له دخل بـ الجلطة ؟ |
Açılmamış gazlı içecekleri çöpe atmamın bununla bir ilgisi var mı dersiniz? | Open Subtitles | أتظن أن إلقائي لعلبتين من الصودا بالقمامة له دخل بما يجري هنا؟ |
Çalınan silahların milis güçler ile alakası var mı? | Open Subtitles | شيء ما له دخل في الميليشيا التي سرقت الأسلحة |
Taşınmamın seninle hiç bir alakası yoktu ve seni sevmekten asla vazgeçmeyeceğim. | Open Subtitles | انتقالي ليس له دخل بكِ وأنا لن أتوقف عن حبكِ |
- Yol gezisi ile alakalı her şey. | Open Subtitles | -أجل، حسنًا -هذا له دخل برحلة الطريق |
Şu sivrisinekler ve çiğneme tütünüyle alakalı olabilir. | Open Subtitles | ! لابد أن الأمر له دخل بوجود الباعوض ! |
Poirot, hani fosforun bu işle bir ilgisi olduğunu söylemiştin ya... | Open Subtitles | بوارو ,لقد قلت لى ان الفسفور له دخل فى الموضوع |
Onun bununla bir ilgisi yok. Bu ikimiz arasında. | Open Subtitles | ليس له دخل بأي شيء يجري بيننا المسألة تخصنا |
Bunun psişik transla bir ilgisi yok. Sadece elini tutmak istedim. | Open Subtitles | اعطيني يديك فقط لتعرفي هذا ليس له دخل بالإنتقال النفسي |
Bu Avustralyalı adamla ilgisi var mı? | Open Subtitles | هل الأمر له دخل بـ الاسترالي ؟ |
Benimle ne ilgisi var peki? | Open Subtitles | وأنّى لذلك أن يكون له دخل بي؟ |
Hayır, ilgisi var, Sherlock. | Open Subtitles | لا، له دخل (شارلوك) |
Olayın benim durumumla ne alakası var? | Open Subtitles | هذا ليس له دخل بما يحدث معي |
Bu Teddy Winters fiyaskosuyla bir alakası var mıydı sence? | Open Subtitles | هل تعتقد بأن له دخل في ما حدث (مع (تيدي |
Her şeyle alakası var. | Open Subtitles | له دخل بكل شيء |
Heather, David'in, Roger'a olan kazayla bir alakası yok, biliyorsun. | Open Subtitles | هيثر, أنت تعلمى أن دافيد ليس له دخل بما حدث إلى روجر |
Bakın, Sherman'ı yıllardır tanıyorum. Bununla herhangi bir alakası olduğuna zannetmiyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف شيرمان منذ عدة سنوات لا أستطيع أن أصدق بأن له دخل بالقصة |
Ama senin, birlikte çalıştığım en çekici araştırmacı olmanın bununla bir alakası yok. | Open Subtitles | ولكن أضمن لك بأن هذا ليس له دخل بأنك أكثر محلله بيانات عملت معها جاذبية |