Lupe'nin bize söylediğine göre Bay Stafford'un yeni karısı seksi belaymış. | Open Subtitles | قالت لنا لوبي أن زوجه ستافورد الجديدة فوضويه |
Söyler misin, Lupe için nasıl iyi olmuş? Son resminde kafası tuvaletin içindeymiş. | Open Subtitles | هلا ذكرتيني كيف نغعت مع لوبي,اخر مشهد لها كان راسها في المرحاض! |
- Lindsay de Lupe'den boşalan yer için birisini arıyordu. | Open Subtitles | -كانت (لينزي) على وشك ان تجد بديلاً لـ (لوبي) أيضاً |
Adı "silah lobisi adamlarını koruyor" mu? | Open Subtitles | لوبي الاسلحة يحمي نفسه؟ حذاء أنيق.. |
Basın sekreterimin sokak oratasında soğuk kanlılıkla öldürüldüğü günün ertesine silah lobisine muamele çekmemi mi bekliyorsunuz? | Open Subtitles | تريدون أن أتملق لوبي السلاح اليوم التالي بعد أن قتل مسلح سكرتيري الاعلامي وسط الشارع بدم بارد |
İyi, bakkaliye için Lupe burada sen de orada? | Open Subtitles | أنه مع " لوبي" من أجل أن يشتري بعض الحاجات من المحلّ، وأنت هنا ؟ |
- Adı Lupe sanıyordum. | Open Subtitles | انهـا ماريسول أعتقدت أن أسمهـا لوبي |
Onların Lupe Olivencia'yı öldürdükleri konusunda eminiz. | Open Subtitles | إننا مقتنعان بإنهن قتلن (لوبي أوليفنسيا) |
Zaten o Buster'ındı. Lucille, onu Lupe'ye vermişti. | Open Subtitles | كان قميص (باستر) القديم أعطته (لوسيل) إلى (لوبي) |
Şimdi Lupe'nin parasını ödeyenin ben olduğumu öğrendiğime göre ona günlük izin veriyorum, tamam mı? | Open Subtitles | والآن بما أنّني قد علمت أنّني من يقوم بدفع أجرة (لوبي) سأعفيها عن العمل هذا اليوم.. |
Park alanına inen personeller Lupe'nin aile toplanması için tuttuğu otobüsü Lindsay'nin onları yemeğe götürmek için tuttuğu otobüs sanıp bindiler. | Open Subtitles | في ساحة المواقف, ركبوا الحافلة التي قامت (لوبي), باستئجارها لحفلة شمل عائلتها معتقدين أنّ (لينزي), قامت بحجزها لهم لأخذهم إلى المطعم |
Lupe'nin gitmesiyle ve diğer her bir aile bireyinin ilk kez çalışıyor olmasıyla Lucille onları özlediğini fark etti. | Open Subtitles | مع غياب (لوبي) والبقية جميعاً لتفرغهم لأعمالهم أدركت (لوسيل), أنّه قد اشتاقت إليهم |
Lupe, poşetler için yardıma ihtiyacım var! | Open Subtitles | (لوبي), أنا بحاجة لمساعدتكِ مع هذه الامتعة |
Anlıyorum. Neyse, sağ ol Lupe. | Open Subtitles | أري ، حسناً شكراً لك لوبي |
Lindsay ise Lupe'un kaybına üzüldü. | Open Subtitles | تجاه (باستر) لخسارته يده شعرت (لينزي) بالأسف لخسارتها (لوبي) |
Kurban Lupe Trejo. 62 yaşında. | Open Subtitles | الضحية لوبي تريهو. 62. |
Kurbanın adı Lupe Trejo. 62 yaşında. | Open Subtitles | اسم الضحية لوبي تريهو وعمرها. |
Şu anda üç kampanyanın krizini yönetiyorum, ...peynir lobisi zaten bütün zamanımı alıyor. | Open Subtitles | أنا أقوم بإدارة 3 حملات في الوقت الراهن والـ"تشيز لوبي" تسلب مني طوال الدوام |
Başkanın silah lobisine vermiş olduğu bu ders bağımsızların büyük çoğunluğu tarafından, cesur ama parlak bir hamle olarak değerlendirildi. | Open Subtitles | قرار الرئيس بلوم لوبي السلاح يرحب به كخطوة عبقرية, شجاعة |
Lumpy'nin sarhoş, çıplak veya her ikisini de olmadığı bir an hatırlamıyorum. | Open Subtitles | عندما يكون " لوبي" مخمور أو عاري أو كليهما |
Neden lobici olmak istiyorsun? | Open Subtitles | لماذا تريد أن تكون لوبي |
Görünen o ki, insanlar ona inanmış bu yüzden de, Bramford'un lobisinde onu neredeyse öldürüyorlarmış. | Open Subtitles | على ما يبدو الناس صدقوة لذا هاجموة و كادو يقَتلَونه تقريباً في لوبي برامفورد |
Sally Langston silah lobisinin onayını almak için arkamızdan sinsice planlar yapıyor. | Open Subtitles | سالي لانجستون تتسلل وراء ظهورنا لتسرق دعم لوبي السلاح |
Sally Langston, silah lobisini kafaya almak için Ohio, Batı Pensilvanya ve Beyaz Saray'da baş başa toplantılar yaparken, benim burada ellerim dizimin üstünde oturmamı bekleyemezsin. | Open Subtitles | لكن أن تطلبي مني الجلوس بينما تسرق سالي دعم لوبي السلاح ومعها أوهايو وبنسلفانيا ثم البيت الأبيض.. |