O herifle yemek yemiş olmam gerçekten içine oturmuş gibi. | Open Subtitles | هذا الشيء يزعجك حقاً انني خرجت مع هذا الرجل لوجبه الغداء ماذا ؟ |
Bir koltuğu 1 dolarlık yemek için değiştirdiğin zaman ne olacak? | Open Subtitles | وستضطرين لسحب الفكه من الأريكه لوجبه بدولار |
Sıcak bir yemek ve rahat bir yatak uğruna hiç fena değil. | Open Subtitles | ليس سيئا بالنسبه لوجبه ساخنه وسرير محترم |
Bir saniye, Danny'ye sorayım. - Dolph yemeğe çıkalım diyor. | Open Subtitles | دعني اسال داني دولف يريدني ان اخرج معه لوجبه عشاء |
Bedava yemeğe duyduğun minneti gelip alarak göster en azından. | Open Subtitles | اقل ما يمكنك عمله لتبدى تقديرك ... لوجبه مجانيه هو ان تأتى لتأخذها ... |
Uyandığında bir şeyler yemek ister. | Open Subtitles | سيحتاج لوجبه خفيفه عندما يستيقظ |
Akşam çıkıp birlikte yemek yesek diyordum. - Akşam yemeği! | Open Subtitles | لماذا لانخرج الليله معاً لوجبه عشاء |
yemek yiyelim mi? | Open Subtitles | -ألا تشعرين بالأحتياج لوجبه خفيفه ؟ |
Yani bizi başka bir yemeğe davet etmek için mi yemeğe davet ettin? | Open Subtitles | تدعيننا لوجبه .. من أجل وجبةٍ أخرى؟ |
Sizi yemeğe davet etmek istiyorum. | Open Subtitles | اريد ان ادعوك لوجبه خفيفه |
Başarılı bir yemeğe. | Open Subtitles | لوجبه حضرت جيداً |